CEMİL TUGAY'DAN 'ASBESTLİ GEMİ' TEPKİSİ

CEMİL TUGAY

İzmir Gemi Söküm Koordinasyonu, asbest ve zehirli kimyasal madde barındırdığı iddia edilen İtalyan Deniz Kuvvetleri’ne ait 4 gemi ve 3 denizaltının sökülmek üzere İzmir Aliağa Limanı’na getirilmesine ilişkin açıklama yaptı.

 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir Gemi Söküm Koordinasyonu tarafından İzmir Mimarlık Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısına katıldı. Aliağa Gemi Söküm Tesisleri'ne İtalyan Deniz Kuvvetleri'ne ait 4 gemi e 3 denizaltının getirildiğine yönelik iddialar üzerine açıklama yapan ve endişelerini paylaşan Gemi Söküm Koordinasyonu üyeleri mücadele mesajı verdi. Toplantıda, Türkiye'nin tek gemi söküm tesisinin bulunduğu İzmir'in Aliağa ilçesinin çevresel yük ve kirlilik taşıma kapasitesini aştığına yönelik bilimsel raporların bulunduğu da hatırlatıldı. 

Aliağa’ya söküm amaçlı İtalya’dan getirildiği iddia edilen savaş gemilerine yönelik İzmir Gemi Söküm Koordinasyonu tarafından bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan ve bölgede yaşanan sorunun çözümüne yönelik yol haritasına değinen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Burada kendi halinde, kontrolsüz, denetimsiz insan sağlığını ve doğayı tehdit edecek şekilde çalışma yapılmasına izin verilemez. İzmir Büyükşehir Belediyesi denetim yetkisini kullanacak ve yetkili kurumlara gerekli başvurularda bulanacak” dedi.  
 
 
“Kuru havuz tekniği ile söküm yapılmalı”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, yaptığı açıklamada yönetmelik çerçevesinde yeni düzenlenmeye ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekti.   Aliağa Gemi Söküm Tesisleri ile ilgili çok açık bir sorun olduğunun altını çizen Başkan Tugay, “Burada 'sorun yok' diyecek kimsenin olduğunu sanmıyorum. Bugün bir gemi söküm yönetmeliği olsa, burada bu kadar çok tesisin, bu kadar dar alanda bu kadar vahşi bir şekilde söküm yapılmasına izin verilmeyeceği çok açık” dedi. Bir yönetmeliğe ihtiyaç olduğunu hatırlatan Başkan Cemil Tugay, şunları söyledi: “Yönetmelik çerçevesinde yeni düzenlemeye ve ruhsatlandırmaya ihtiyaç var. En önemlisi de kuru havuz tekniği ile sökümlerin yapılması gerekiyor. Her bir geminin, sökümün mutlaka dikkatli şekilde, güvenilir raporlandırma ile beraber yapılması gerekiyor. Burada kendi halinde, kontrolsüz, denetimsiz gemi sökümünün şehirde insanların sağlığını, toprağı, suyu, havayı kirletecek şekilde devam etmesine izin verilemez. Bunun anlaşılması lazım.”

“Büyükşehir yetkisini kullanacak”
Başkan Tugay, bölgede yaşanan sorunun çözümüne yönelik yol haritasına da değinerek, “İzmir Büyükşehir Belediyesi ilgili kanun ve yönetmeliklerle görev yapan bir kurum. Çevre ve insan sağlığını etkileyen olumsuz durumlarda denetim yapmakta görevli. Bu yetkisini mutlaka kullanacak. Gelecek günlerde bu bölgede çok daha kapsamlı incelemeler yapacak. Bu çerçevede hazırlanan raporları hem kamuoyuna duyuracak hem de ilgili bakanlıklara, yetkili kurumlara, gerekli başvurularda bulunacak. Bu sürecin çok hızlı işleyeceğini bilmenizi isterim. Bir doktor olarak insanlarımızın sağlığını, orada çalışan insanlarımızın sağlığını daha fazla tehlikeye atan durumların yaşanmasını istemiyorum. Şehrimizin, meslek odaların, halkın da bu konuda çok duyarlı olduğunun farkındayız. O nedenle bilimsel incelemelerle, raporlarla bir nokta gelmeye çalışacağız” dedi. 
 

 


“Denetimler yetersiz, gerekli önlemler alınmıyor”
İzmir Gemi Söküm Koordinasyonu adına açıklama yapan Aykut Akdemir ise Aliağa'nın yıllardır sanayi tesisleri ve gemi söküm tesislerinin yarattığı kirlilikle mücadele ettiğini söyledi. Akdemir, söküm için gelen gemilerin isimlerinin değiştiğini ancak gemilerin ülkeye giriş ve söküm süreçlerindeki usulsüzlüklerin, izin ve raporlardaki eksikliklerin, uygunsuz çalışma şartlarının, yetersiz denetim ve alınmayan çevresel önlemler ile birlikte sorunun büyümeye devam ettiğine dikkat çekti.
Aykut Akdemir, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı başta olmak üzere ilgili diğer kurumların, gemilere yönelik denetimlerinin kağıt üzerinde kaldığını bir çok kez gördüklerini belirterek, yetkililerin yanıtlaması için şu soruları da yöneltti:
“Gemi ile ilgili Tehlikeli Madde Envanter Raporu bulunmakta mı? Geminin notifikasyon onayı var mı? Gemi Aliağa’ya gelmeden önce gas free belgesi sunulmuş mu? Gemiye ilişkin söküm izni verilmiş mi? Radyasyon ölçümü yapılmış mı? Sonuçları nelerdir? Geri dönüşüm ve atık bertaraf süreçlerine ilişkin planlar sunulmuş mu? Gemide boyaların potansiyel olarak asbest içerdiği hakkında söküm tesisi bilgilendirilmiş mi? Bakanlık ve ilgili kurumlar tarafından atık içeriği ve miktarı ile ilgili değerlendirme ve denetim yapılmış mı? Söküm işlemleri safhasında alınacak çevresel önlemler neler? İşçi sağlığı ve güvenliğine ilişkin önlemler neler?”
 
Alınması gereken önlemleri sıraladı 
Akdemir, Aliağa'nın çevresel yük ve kirlilik taşıma kapasitesini aştığına dair bilimsel raporların bulunduğunu hatırlatarak alınması gereken önlemleri şu şekilde sıraladı: “Türkiye'nin tek gemi söküm tesisinin bulunduğu yer olan Aliağa'da, ağır sanayi de bulunuyor. Kapasitesini dolduran bölgede, özel işletim koşullarının gerekli olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Bu nedenle de şeffaf, çalışan sağlığı, çevre ve halk sağlığı ile doğayı koruyan bir perspektifle süreç yürütülmelidir. Yaşanan olumsuzlukların tekrarlanmaması için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı, hem gemi söküm tesislerinin hem de tüm Aliağa'da bulunan ağır sanayi tesislerinin işletim koşulları etkin bir şekilde denetlenmelidir. Ayrıca kapasite artışı ve yeni tesislerin açılmasına izin verilmemelidir. Aliağa’da çevresel mevzuata aykırı işlem yapan, çevre ve halk sağlığı sorunu yaratan işletmelerde gemi sökümüne son verilmelidir. Gemi Sökümü sürecinin bilimsel ve teknik değerlendirmeleri ile etkin bir kamusal denetimle yürütülmesi için gerekli çalışmalar acil olarak yapılmalı.”
 
2022 yılında da Nae Sao Paulo gemisinin Aliağa Gemi Söküm Tesisi’ne gelişine itiraz edilmiş, kamuoyunun tepkisi üzerine gemi geri gönderilmişti.


 



Anahtar Kelimeler: CEMİL TUGAY' 'ASBESTLİ ' TEPKİSİ