Kiliçdaroglu, mektubunda CHP’nin Türkiye ile Avrupa Birligi arasindaki iliskilerin hukuki temelini olusturan Ankara Anlasmasi’ni 1963 yilinda imzalayan siyasi parti oldugunu hatirlatti. Kiliçdaroglu, anlasma imzalandigi sirada basbakan olan partinin Genel Baskani Ismet Inönü’nün Avrupa bütünlesmesini ’Beseriyet tarihi boyunca insan zekâsinin vücuda getirdigi en cesur eser.’ olarak tanimladigini belirterek, "Ismet Inönü, modern Türkiye Cumhuriyeti’nin Mustafa Kemal Atatürk ile iki kurucusundan biridir ve bu özlü ifadesi uzun siyasal hayatindan damittigi çok önemli bir deneyime dayanmaktadir” ifadesini kullandi.
MEKTUPTA INÖNÜ VURGUSU
Kiliçdaroglu, iki dünya savasindan ilkini cephelerde savasan bir subay, ikincisini ülkesini savasin disinda tutmaya çalisan bir devlet baskani olarak yasamis olan Inönü’nün barisin korunmasinin çok cesur bir girisim oldugunun farkinda oldugunu belirterek, "Bugün de CHP olarak ayni görüsteyiz. Ülke olarak hem bu ‘en cesur esere’ katki yapmayi hem de bu ‘en cesur eserin’ sonuçlarindan tüm insanligin yararlanmasini istiyoruz” dedi.
Avrupa ve Avrupaliligin demokrasinin, hukukun üstünlügü ve insan haklari ilkelerinin evrenselligine dayandigini ifade eden Kiliçdaroglu mektubunda, “Immanuel Kant’in öngördügü ‘daimi barisa’ giden yol ulusal bagliliklara saygiyi yok etmeden, bütüncül ve evrensel bir insanlik düzeninin olusumunu saglayan kozmopolit bir uygarlik tasavvurunu gündeme getirir. Bu nedenle ‘daimi barisi’ arayan ve aydinlanma gelenegine yaslanan demokrat ve ilericiler olarak Avrupa ve Avrupalilik kavramini salt ulusal ve dinsel bakis açilariyla ele almak eksiklik olur” ifadelerine yer verdi.
"TÜRKIYE'NIN AB ÜYELIGINI ÜLKEMIZ IÇIN TEMEL BIR HEDEF OLARAK GÖRÜYORUZ"
“Daimi baris” ilkesinin Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk için de en önemli ilkelerin basinda yer aldigini ve Cumhuriyet’in geleneksel dis politikasinin mihenk tasi haline geldigini vurgulayan CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, “Izlemis oldugumuz dis politika ülkemizi Avrupa Birligi’ne tasima sorumlulugunu da bu geleneksel dis politikanin temsilcileri olarak üzerimize yüklüyor. Bu nedenle Türkiye’nin Avrupa Birligi üyeligini ülkemiz için temel bir hedef olarak görüyoruz” degerlendirmesinde bulundu.
Kiliçdaroglu mektubunda uzun yillardir süren AB adaylik süreci boyunca CHP olarak AB müktesebatina uyum saglanmasi konusunda parlamentoda gerekli yasal degisikliklerin yapilmasina destek olundugunu, AB-Türkiye üyelik müzakerelerinin tikandigi zamanlarda da fasillarin açilmasini beklemeden Türkiye’nin yükümlülüklerini tamamlamasi çagrisinda bulundugunu belirtti.
Kiliçdaroglu, sunlari kaydetti:
“Bugün, Türkiye’nin AB zirvelerinde sadece dis politika baglaminda gündeme gelmesinden ve adaylik sürecine hiç deginilmiyor olmasindan büyük üzüntü duyuyorum.”
2020 Aralik ayindaki AB Zirvesinde canli tutulan pozitif gündemi önemli buldugunu belirten CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, “Türkiye’nin Avrupa Birligi’nde yerini almasi hem Türkiye’de hem AB üyesi ülkelerde genel bir siyasal uzlasinin olusmasini gerektiriyor. Türkiye’nin karsi karsiya bulundugu demokrasi sorunu birçok platformda gündeme getirilse bile, ulusumuzun demokrasi birikiminin bütün sorunlarimizi halkin katilimiyla asacak düzeyde oldugunu biliyorum” dedi.
"Çözümün ülkelerin içine kapanmasi olmadigini düsünüyorum"
Bu yoldaki en önemli kanitin da Türkiye’de 2019 yilinda yapilan yerel seçimler oldugunu kaydeden Kiliçdaroglu, “Bizim Türkiye için öngördügümüz demokratiklesme programi temelde Türkiye’yi Batili demokrasiler ailesinin bir mensubu olarak saygin bir yere oturtma ilkesine dayanmaktadir. Bugün otoriter popülizmin olusturdugu demokrasi sorunlari karsisinda çözümün ülkelerin içine kapanmasi olmadigini düsünüyorum. Aksine demokrasi, hukukun üstünlügü ve insan haklari temelinde dünyanin tüm demokratlari bir araya gelmelidir. Türkiye’nin Batili demokrasiler içinde hak ettigi yeri almasi konusunda dogru siyasi tartismalarin ortaya çikmasina imkan olusturmaniz, yani Türkiye’yi Avrupa entegrasyonundan dislayan görüslere karsi çikmaniz, aksine bu entegrasyonun genisletilmesine ve tamamlanmasina katki sunmaniz bizleri memnun edecektir.”
Avrupa ailesinin ve Avrupa Birligi’nin üyesi olan bir Türkiye’nin de bölgede huzur, baris, ekonomik gelisme ve demokratiklesmeye büyük katkilari olacagini vurgulayan Kiliçdaroglu, ”Hepimiz büyük insanlik ailesinin bir üyesiyiz. Uluslarimiz tarihten gelen güçlü baglarla birbirine bagli. Bu köklü iliskiyi bir üst asamaya tasiyarak Avrupa’yi geçmiste oldugu gibi küresel politikalarda, ekonomide, bilimde ve kültürde dünyanin öncüsü yapmak görevi bizi bekliyor. Ilerici degerlerimizin dünyaya sekil verdigi yeni bir çagin baslamasi umuduyla mücadelenizde basarilar diliyorum” ifadelerini kullandi. (IHA)