Depremle ilgili travmalara erken müdahalenin önemine isaret eden uzmanlar, travmanin bir aydan fazla sürmemesi gerektigini vurguluyor. Çocuklarda ortaya çikan deprem korkusuyla basa çikmada anne ve babalara önemli görevler düsüyor. Depremle ilgili çocuga
Bir deprem ülkesi olan ülkemizde 1-7 Mart Deprem Haftasi olarak aniliyor. Olasi depremlere iliskin hazirliklar konusunda farkindalik olusturulmasi amaçlaniyor.
Üsküdar Üniversitesi NP Etiler Tip Merkezi Uzman Klinik Psikolog Serkan Elçi, deprem korkusu ve deprem korkusuyla basa çikma konusunda önemli tavsiyelerde bulundu.
Depremle ilgili travmalarin üç çesidi oldugunu kaydeden Serkan Elçi, “Travmanin üç çesidi vardir. Birincil travma, kisinin dogrudan bu olaya maruz kalmasidir. Ikincil travma, kisinin yakinlarinin buna maruz kalmasidir. Üçüncül travma ise medya ve haberler üzerinden devam eden süreçlerdir. Akut travma bir aydan uzun sürdügü zaman çok ciddi problemlere yol açabilir” uyarisinda bulundu.
Depremin ardindan geçen zamanla birlikte kisilerin travmatik süreçlerinin ele alinmasinin oldukça önemli oldugunu kaydeden Serkan Elçi, “Travma sonrasi stres bozuklugu dedigimiz rahatsizlik, belli bir zamanin ardindan gelisen ve kisinin ruhsal durumundaki düzelmelerin yasanmadigi süreçlere verdigimiz bir addir. Aslinda her travma bir kayiptir ve her kayip da içinde yasi barindirir” dedi.
Yas dönemlerinde kisilerin göstermis oldugu belli basli tepkiler olduguna dikkat çeken Serkan Elçi, “Bunlardan bazilari öfkedir, pazarliktir, depresif olus yani çökkünlüktür ve daha sonra kabullenme sürecine geçilir. Dolayisiyla kisilerin bu dönem içerisinde öfkesinin, isyaninin, pazarliginin ve depresif çöküs içerisinde olmasi oldukça normaldir” dedi.
Deprem sonrasi olusan travmalara mutlaka zamaninda müdahale edilmesi gerektigini kaydeden Uzman Klinik Psikolog Serkan Elçi, “Bu travmalar çözülmediginde yani bu kisiye zamaninda psikolojik müdahalede bulunulmazsa kisi ailesiyle gelecekte sorunlar yasayabilir, anksiyete denilen kaygi bozukluklari yasayabilir, alkol kullanmiyorsa alkole yönelebilir, çocuklarina siddet uygulayabilir. Farkli sekilde psikolojik bazi altyapisi olan ham, islenmemis bilgi bir süre sonra kisinin karsisina farkli bir psikolojik sorun olarak çikabilir” diye konustu.
Deprem gibi travmatik olaylarin yillar sonra benzer olaylar yasandiginda tetiklenebildigine dikkat çeken Serkan Elçi, “Hiç depremi tanimayan kisiler bile depremle ilgili çok net bilgiye sahip olabiliyor. Su anda küçük çocuklar bile depremi biliyor çünkü konusuluyor” dedi.
Özellikle çocuklarda deprem kaygisiyla basa çikmada ebeveynlere önemli görevler düstügünü belirten Serkan Elçi, “Anne ve babanin kaygisi çocuga net bir sekilde geçer. Elbette depremle ilgili bilgi verirken çocuga yalan söylenmemeli ancak dogru, dürüst güvende oldugunu hissettirebilmek çok önemli” dedi.
Uzman Klinik Psikolog Serkan Elçi, deprem fobisiyle mücadele etmede depremle ilgili bilinçlenmenin ve önlem almanin önemine isaret etti.