Ege Ihracatçi birlikleri sürdürülebilir gida için firmalarin güçlerini birlestiriyor.
Türkiye’nin ovalarinda, daglarinda, ormanlarinda, denizlerinde yetisen lezzetleri isleyerek dünyanin dört bir tarafinda milyarlarca insana ulastiran, yillik 5,5 milyar dolar ihracat rakamina ulasan Egeli gida ihracatçilari, “Gidada Sürdürülebilirlik UR-GE Projesi”yle gida ihracatinda sürdürülebilirlik yetkinliklerini artirma çabasinda.
Ege Ihracatçi Birlikleri Koordinatör Baskani Jak Eskinazi, Ticaret Bakanligi’nin destekledigi Uluslararasi Rekabetin Gelistirilmesi Projesi (UR-GE) kapsaminda gida sektöründe faaliyet gösteren ihracatçilari ortak ihtiyaç ve amaçlari çerçevesinde bir araya getirerek, uluslararasi pazarlarda sürdürülebilirlik temasi altinda rekabet güçlerini artirmayi hedeflediklerini dile getirdi.
Türkiye’de ihracatin Izmir’den geleneksel ihraç ürünleri kuru incir, çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayisi, zeytin, zeytinyagi, pamuk gibi ürünlerle basladigini yüzyillardir devam ettigini anlatan Eskinazi, “Kuru meyve, zeytin ve zeytinyagi, su ürünleri ve hayvansal mamuller, taze meyve sebze ve meyve sebze mamulleri, baharatlar, yagli tohumlar, odundisi orman ürünleri sektörlerinde Türkiye lideri konumundayiz. Dünya nüfusu hizla artarken üretim yaptigimiz topraklar azaliyor. Bu nedenle, Yesil bir dünya hedefiyle uyumlu üretim yöntemlerini gelistirmek ve üretimde sürdürülebilirligi saglamak durumundayiz. Bu amaçla “Gidada Sürdürülebilirlik UR-GE Projesi”ni hayata geçiriyoruz” dedi.
Avrupa Birligi’nin, 2050 yilinda karbon salinimini sifirlama hedefiyle, 11 Aralik 2019 yilinda “Avrupa Birligi Yesil Mutabakati”ni açikladigini, Türkiye’nin de 15 Temmuz 2021 tarihinde AB’nin attigi adimlara uyum saglamak için “Yesil Mutabakat Eylem Plani”ni hayata geçirdigini hatirlatan Eskinazi, “Yesil Mutabakat Eylem Plani”ni destekliyoruz. II. Sanayi devrimi ile baslayan seri üretimin; lojistikte, teknolojide, pekçok sektörde ve iletisim alanlarinda insanligin konfor alanini genisletirken, dogaya yansimalari ayni güzellikte olmadi. Sanayiden kaynaklanan kirlilik ve yanlis seçimler nedeniyle karsilasilan çevresel ve ekonomik kayiplarin minimum seviyeye indirilmesi günümüzde zorunluluk haline geldi. Amacimiz, gelecek nesillere daha güzel bir dünya birakmak” diyerek sözlerini noktaladi.
Celep:
“Bugünkü tüketim aliskanligi 1,7 dünya gerektiriyor”
Küresel iklim degisikliginin ve tüketici tercihlerinin yeni bir dünyanin temellerini attigina isaret eden Ege Ihracatçi Birlikleri Koordinatör Baskan Yardimcisi Birol Celep, Avrupa’nin yeni büyüme stratejisinin kural setini ortaya koyan Yesil Mutabakatin, gida ve tarim basta olmak üzere pek çok sektörü etkileyeceginin altini çizdi.
Insanligin bugünkü tüketim aliskanligiyla toplam gida ihtiyacini karsilamak için 1,7 dünyaya ihtiyaç duyuldugunu, bunun da imkânsiz oldugunu vurgulayan Celep, “Avrupa Birligi yesil mutabakat çerçevesinde ortaya koydugu strateji ile sera gazi emisyonlarini 2030 yilina kadar yüzde 50 azaltmayi, 2050’ye kadar sifira indirmeyi hedefliyor. Gida sektöründe yapacagimiz UR-GE projesi ile AB’nin Yesil Mutabakat Süreci’ndeki konu basliklarinin takibi ve sektördeki ihracatçi firmalarimizin ‘izlenebilirlik, gidanin nereden geldigi, çevresel ayak izi, besin degeri, dijital araçlarin kullanimi, karbon ayak izinin azaltilmasi’ gibi standartlara uyum saglayabilmesi için, profesyonel bir danismanlik firmasi tarafindan yapilacak ihtiyaç analizi sonrasinda egitim ve danismanlik faaliyetleri ile kapasitelerinin gelistirilmesini planliyoruz” diye konustu.
Sürdürülebilir tarim için su kaynaklarimizin dogru kullaniminin çok önemli oldugunun altini çizen Celep, “Bir mal veya hizmet üretmek için gerekli tatli su miktarinin tüm tedarik zinciri içindeki ölçümünü ifade eden su ayak izi; hammaddenin islenmesinden, dogrudan operasyonlara ve tüketicinin ürünü kullanmasina kadar geçen tüm süreci kapsar konumda. Böylece, su ayak izi kavrami hem dogrudan su kullanimini hem de üretim sürecindeki dolayli su kullanimini hesaba katiyor. Gerçeklestirecegimiz UR-GE Projesiyle su ayak izimizi ölçecegiz, su kaynaklarimizin dogru kullanilmasini saglayacagiz. Ülkemizde özellikle tatli su kaynaklarinin yüzde 74’ünün tarimsal amaçli olarak kullanildigi göz önüne alinirsa, atik sularin geri kazanimi ve kullanimi öncelikli bir konu olarak karsimiza çikiyor. Kullanilmis sularin iyilestirilmesi, yeniden kullanimi ve geri dönüsümü, iklim degisiminin olumsuz etkileriyle artan su stresi beraberinde, su kaynaklarinin daha iyi yönetimi için katki saglayan araçlardan biri olarak degerlendiriyoruz. UR-GE Projemizde su basligi odaklanacagimiz konularin basinda gelecek” diyerek sözlerini noktaladi.
Ege Ihracatçi Birlikleri çatisi altindaki; Ege Hububat Bakliyat Yagli Tohumlar ve Mamulleri Ihracatçilari Birligi, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri Ihracatçilari Birligi, Ege Mobilya Kagit ve Orman Ürünleri Ihracatçilari Birligi, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller Ihracatçilari Birligi, Ege Yas Meyve Sebze Ihracatçilari Birligi ve Ege Zeytin ve Zeytinyagi Ihracatçilari Birligi “Gidada Sürdürülebilirlik UR-GE Projesi”nde güç birligine gidiyor. 6 birlik, 2019 yilinda da Türk gida ürünlerinin Amerika Birlesik Devletleri pazarindaki Pazar payini artirmak için TURQUALITY Projesinde bir araya gelmisti.
TURQUALITY Projesi kapsaminda, Türk mutfaginin ABD Las Vegas Üniversitesi’nde William F. Harrah Turizm Otelcilik Okulu müfredatinda 5 yil süreyle okutulmasi saglanmisti. TURQUALITY Projesi’ndeki basari Egeli gida ihracatçilarinin yeni hedeflere daha emin adimlarla ilerlemesinin temellerini olusturacak.