Izmir Kadin Paltformu'nun yaptigi basin açiklamasi su sekilde;
"Erkeklerin isledigi bütün
suçlarda yargi mekanizmasi erkekler lehine isliyor. Kadin cinayetleri,
tecavüzler, tacizler, çocuk istismarlari… Kadina ve çocuga yönelik siddet faili
tüm erkekler, eril yarginin indirimlerinden, cezasizlik politikalarindan faydalanabiliyor.
Musa Orhan, Sirin Ünal, Zaynal Abakarov gibi nice fail disarida serbestken
ölmemek için, yasam hakki gasp edilmek istendigi için kendini savunan kadinlari
cezalandiramazsiniz. Çilem’i hapsetmek tüm kadinlari hapsetmektir. Çilem’i
yargilamak, kadin mücadelesini yargilamaktir.
Bu karar, tüm kadinlarin yasam haklarina saldiri, Çilem’e oldugu
gibi 'sen neden ölmedin' demenin hukuk eliyle ilamidir. Ölmemek için kendimizi
savunmaktan, bunun için örgütlenmekten, haklarimizi talep etmekten, dayanismadan
vazgeçmeyecegiz. Çilem Dogan’a verilen cezayi kabul etmiyoruz. Siddetin, tek
bir anla sinirli olmadigi gibi genis bir alani ve zaman dilimini kapsadigini
biliyoruz. Yillarca siddet görmüs, fuhusa zorlanmis, ailesi ve kendisi ölümle
tehdit edilmis, dokuz kez koruma talebinde bulundugu halde korunmamis olan
Çilem Dogan’a verilen ceza, tüm kadinlara verilmistir. Kabul etmiyoruz, yasam
hakkimizdan vazgeçmiyoruz."