KADIN KALBI DAHA HIZLI ÇARPIYOR!
Kadinlar ve erkekler arasindaki farklar siralanmaya baslayinca konu dönüp dolasin kadinin duygusalligina, hassasiyetine geliyor. Öyle ki kadin kalbinin hassasligindan bahsediliyor. Peki, ya söylenenlerin tibbi olarak bir dogrulugu var mi? Kadin ve erkek kalbi farkli mi çarpiyor? Daha hassas olmak kadinlari kalp hastaliklarina karsi daha korunaksiz mi yapiyor? Acibadem International Hastanesi Kardiyoloji Uzmani Dr. Aslihan Eran Ergöknil, kadin ve erkek kalbi arasindaki farkliliklari siralarken “Erkekler ve kadinlar arasinda pek çok fark var. Erkeklerin ve kadinlarin kalbinin farkli ‘çarptigini’ söyleyebiliriz. Kalp ve dolasim sisteminde hem hastalik riski ve semptomlari hem ilaca verilen yanit açisindan önemli ayrimlar bulunuyor. Ancak kadinlar, kalp ve damar sagligi açisindan biraz sanssiz görünse de saglikli bir yasam tarzi ile risklerin önüne geçebilir. Örnegin, sadece egzersiz ve sigaradan uzak durmak bile kadinlari bu hastaliklardan koruyabilir” diye konusuyor.
Kalbin yapisi ve etki sekli temelde hem kadinlarda hem de erkeklerde ayni ancak boyut, islev ve risk faktörlerine verilen tepki açisindan çesitli farkliklar görülüyor. Dr. Aslihan Eran Ergöknil, bu farkliliklari söyle siraliyor:
1. Erkeklerin kalbi kadinlara göre daha büyük. Kalp agirli, kiloya göre hesaplaniyor. Erkeklerde kalp, vücut agirligina göre yaklasik 5,7 gr/kg olurken kadinlarda sadece 4,8 gr/kg. Buna göre kadinlarin kalp agirligi ortalamasi 200-280 gram iken, erkeklerde 250-390 gram arasinda degisiyor.
2. Bir kadinin kalbi, oksijen ihtiyacini karsilayabilmek için erkek kalbinden daha hizli çarpiyor. Kadin kalbi dakikada ortalama yaklasik 70 kez atarken erkeklerde bu sayi 60’a düser.
3. Kalp hastaligi tanisi alanlarin yüzde 57,8’i erkek ve yüzde 42,2’si kadin. Ancak kalp hastaliklari kadinlarda daha siddetli ilerliyor.
4. Kadinlarin kalp hastaligindan hayatini kaybetme orani erkeklere göre yüzde 8 daha fazla. Bunun en önemli nedeni ise birçok kadinin riskin farkinda olmamasi ve kalp krizi belirtilerini dogru yorumlayamamasi.
5. Kalp krizi kadinlarda farkli belirti gösteriyor. Sol gögüs boslugunda keskin agri ve siddetli gerginlik gibi klasik belirtiler onlarda daha az görülüyor. Ancak nefes darligi, kürek kemikleri arasinda ve üst karin bölgesinde agri, bulanti ve kusma olasiligi daha yüksek. Bu nedenle kadinlar kalp krizi isaretlerini tam olarak tespit edemediginde geç kalabiliyor.
6. Diyabeti olan kadinlarin kalp hastaligindan hayatini kaybetme riski, erkeklere oranla yüzde 50 daha fazla. Arastirmalar; diyabet, sigara ve obezite ile psikolojik ve sosyal stres faktörlerinin kadinlari daha olumsuz etkiledigini gösteriyor.
7. Damar hastaliklarina kadinlar daha geç yakalaniyor. Tani alan hastalar arasinda kadinlar, erkeklerden ortalama 10 yas daha büyük oluyor.
Kan yapisi da farkli
Kadin ve erkek kalbindeki farkliliklarin yani sira kan ve damar yapisinin da cinsiyete has özellikleri oldugunu vurgulayan Dr. Aslihan Eran Ergöknil, sunlari söylüyor:
“Kadinlarin kanlarinda neredeyse dörtte bir daha az hemoglobin (kirmizi kan hücrelerinde depo edilen, demir açisindan zengin protein) bulunur. Hemoglobin kandaki oksijeni tasidigindan, organlara oksijen tasinmasi erkeklere oranla daha düsük olur. Oksijen kaynagi yasla birlikte azaliyor. Erkekler için bu oran yilda yüzde 1 oraninda gerçeklesirken kadinlarda yüzde 0.8 düzeyinde azalma oluyor.”
Kadinlarin damar yapisi erkeklere oranla daha ince ve hassas oldugu için küçük plak (damarda biriken yag) parçalari bile büzüsmeye neden oluyor. Küçük trombüsler (kalp ve damar iç yüzüne yapisan kitle) damarlari tamamen kapatabiliyor. Kadinlik hormonlarinin hastaliklar üzerine etkileri hakkinda bilgi veren Kardiyoloji Uzmani Dr. Aslihan Eran Ergöknil, su noktalara dikkat çekiyor:
“Dogal östrojenin yag metabolizmasi ve dolayisiyla kolesterol seviyesi üzerinde olumlu bir etkisi bulunuyor. Bu, genç kadinlarin vazokonstriksiyona (damar daralmasina) daha az yatkin olmasinin nedenlerinden biri. Ayrica kadinlik hormonlari damar genisletici etkiye sahip. Bu etki kadinlari en azindan menopoza kadar koroner kalp hastaliklarindan korumaya da yardimci oluyor. Ancak menopoza giren kadinlar verilen hormon replasman tedavisinde dikkatli olunmali. Çünkü bu hormonlarin kan pihtilasmasi üzerinde etkileri var. Özellikle sigara, yüksek kolesterol veya tansiyon gibi diger risk faktörleri varsa, tromboz riski artar. Doza bagli olarak, dogum kontrol haplari yoluyla verilen hormonlarin da tromboz, kalp krizi ve felç riskini artirabilecegi unutulmamali.”
Risk faktörlerinin etki düzeyi degisiyor
Sagliksiz bir yasam tarzi kadinlari daha çok vuruyor. Sigara içen kadinlarda kalp hastaliklari riskinin erkeklere göre daha yüksek oldugunu kaydeden Dr. Aslihan Eran Ergöknil, “Ayrica diyabet, erkeklere kiyasla kadinlarda kalp krizi riskini iki kattan fazla artiriyor. Günlük stres ve depresyonun da kadinlar üzerindeki etkisi büyük” diyor.
Kadinlar hastaligi hafife aliyor
Hastaliga yaklasim da kadin-erkek arasindaki farklardan biri. Genelde kadinlarin kalp sorunlarini hafife alma egiliminde oldugunu söyleyen Dr. Aslihan Eran Ergöknil, “Gögüs agrisi ve çarpintiyi, olaganüstü duygusal durumlara yoruluyor. Geçici ve önemsiz bir rahatsizlik olarak düsünülüyor. Oysa erkekler kadinlara oranla sikayetlerini daha dikkate aliyor ve doktor önerilerine daha iyi uyuyor” diye konusuyor.