KEMAL KILIÇDAROGLU: "YEREL YÖNETIMLERDEKI BASARIMIZ, MERKEZI YÖNETIMDE SAGLAYACAGIMIZ BASARININ ISARETLERI”

KEMAL KILIÇDAROGLU: "YEREL YÖNETIMLERDEKI BASARIMIZ, MERKEZI YÖNETIMDE SAGLAYACAGIMIZ BASARININ ISARETLERI”

CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, cumartesi gününü Istanbul'a ayirdi. Önce Hadimköy'deki ISTON tesislerini gezip, ayni bölgede insaati süren Halk Ekmek santiyesinde incelemelerde bulunan Kiliçdaroglu, "Kirazli-Halkali Metrosu Yeniden Basla

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, Genel Baskan Yardimcilari Seyit Torun, Onursal Adigüzel, Yüksel Taskin   ile CHP Grup Baskanvekili Engin Altay ve Istanbul milletvekilleriyle birlikte Istanbul’da bir dizi etkinlige katildi. Kiliçdaroglu, gezilerini, CHP Istanbul Il Baskani Canan Kaftancioglu ve Istanbul Büyüksehir Belediye (IBB) Baskan Ekrem Imamoglu’nun rehberliginde gerçeklestirdi. Kiliçdaroglu’nun kentteki ilk duragi, IBB istiraki ISTON A.S.’nin Hadimköy’deki ödüllü tesisleri oldu. Kiliçdaroglu ve beraberindeki heyete, ilk olarak ISTON A.S. Genel Müdürü Ziya Gökmen Togay, tesisler ve imal edilen ürünlerle ilgili sunum yapti. Sunumun ardindan tesislerde incelemelerde bulunan Kiliçdaroglu, Imamoglu ve Togay tarafindan bilgilendirildi. Çalisanlarla sohbet eden Kiliçdaroglu, Kaftancioglu ve Imamoglu, isçilerle ani fotograflari çektirdi. Tesislerde sergilenen kent mobilyalarini deneyimleyen üçlü, yeni tip halk ekmek büfelerini de yakindan inceledi. 

HALK EKMEK SORUSUNDA SÖZÜ IMAMOGLU’NA VERDI

Kiliçdaroglu, Kaftancioglu ve Imamoglu’nun Hadimköy’deki ikinci adresi, IBB’nin ayni kapsamdaki 4’ncü tesisi olacak Halk Ekmek fabrikasi santiyesi oldu. Halk Ekmek A.S. Yönetim Kurulu Baskanvekili Özgen Nama’dan insaat süreciyle ve tesisle ilgili sunum alan Kiliçdaroglu, santiyede gerçeklestirilen beton döküm islemini baslatti. Gazeteciler santiye gezisinde Kiliçdaroglu ve Imamoglu’na, “Neden bu fabrikaya ihtiyaç var” sorusunu yöneltti. Kiliçdaroglu, soruyu yanitlamasi için sözü Imamoglu’na verdi. “Bu fabrika, daha önceden planlanmis bir fabrika” diyen Imamoglu, soruyu söyle yanitladi: 

“Bizim üç noktada faaliyetimiz var. Ama özellikle artan ihtiyaçlarla, Istanbul, özellikle su son dönemde yasadigi yoksullukla beraber, ekmek üretimine ihtiyaç duyuyor. Bunu artirmak için imalata hiz verdik. Insallah sene sonu bitirip, 2022’nin yil basindan itibaren, Ocak – Subat’tan itibaren Istanbullulara da buradan ekmek üretimine baslamis olacagiz. 1 liraya ekmek satiliyor Halk Ekmek tarafindan; dogrudur. Neredeyse iki katindan daha fazlaya firinlarda satiliyor. Firinlarin da maliyetlerle ugrastigini biliyoruz. Maliyetinin; unun, bugdayin, mayanin ne kadar arttigini da biliyoruz. Onlarin da Allah yardimcisi olsun. Bizim bugün, yoksulluga karsi mücadele verme zorunlulugumuz var. Çünkü biz, halka dönük hizmet üretme zorunlulugunda olan bir belediyeyiz. Bu bakis açisiyla tesisleri yapiyoruz ve yapmaya devam edecegiz. Bizim ürettigimiz ekmek, Istanbul’daki ekmek üretiminin en fazla 7-8’ini bulacak. Bahsedildigi gibi firincinin ekmegi ile isimiz yok. Bizim isimiz, Istanbulluya, ihtiyaç duydugu noktada ucuz ekmegi ulastirmaktir. Istanbul'da, 1 liraya ekmege ihtiyaç duyulmadigi günleri insallah yasariz.”

KILIÇDAROGLU:“EKREM BASKAN, ELINDEN GELEN ÇABAYI GÖSTERIYOR”

Kiliçdaroglu da “En büyük arzumuz o zaten” diyerek, soruya, “Belediye baskanimiz, ekip arkadaslariyla beraber Istanbullulara hizmet veriyor. Her Istanbullunun evine helal ekmek girmeli. Bunun mücadelesini veriyor. ‘Hiçbir evde çocuk yataga aç girmesin’ diye defalarca ifade ettik. Bu görevi üstlenecek de o kentin belediye baskani. Ekrem Baskan da bu konuda elinden gelen tüm çabayi gösteriyor. Kendisinin de ifade ettigi gibi, amaç onlarla bir rekabet içerisine gitmek degil. Onlar da esnaf, onlar da kazansin; ancak halk da kazansin. Ucuz ekmege ihtiyaç var. Hayat çok pahali. Özellikle yoksulluk envanteri de yapiyor belediye baskanlarimiz. Yoksullarin agirlikli olarak bulunduklari yer, Istanbul. 1 milyonun üstünde yoksul hane var. O hanelere ekmek girmesi lazim. Ucuz ekmek almalari lazim. Görevini yapiyor. Görevinde basarili. Hepinizin huzurunda Sayin Baskan’imiza yürekten tesekkür ediyorum” yanitini verdi. 

ALPKÖKIN: “ILK KISMI, 2023’TE AÇACAGIZ”

Kiliçdaroglu, Kaftancioglu, Imamoglu ve beraberlerindeki heyet, üçüncü durak olarak “Kirazli-Halkali Metrosu Yeniden Baslama Töreni”ne katildi. Hattin Bagcilar Malazgirt Metro Istasyonu’nda gerçeklestirilen törende, ilk konusmayi IBB Rayli Sistemler Daire Baskani Pelin Alpkökin yapti. Temmuz 2019’da göreve geldiklerinde, 10 metro santiyesinden sadece 2’sinin çalistigi, kalan 8’inin durdurulmus oldugu bilgisini paylasan Alpkökin, “Bu, bugün baslattigimiz 7’nci projemiz” dedi. Kirazli – Halkali ve Mahmutbey – Esenyurt metro hatlari için yapilan tahvil ihraciyla öz kaynak yarattiklarini aktaran Alpkökin, “Bu, Avrupa Yakasi’nin çok önemli bir hatti. Yenikapi – Kirazli hattinin devami niteliginde. Ilk etapta, 9.7 kilometrelik hattimizin ilk kismini 3.5 kilometrelik projesini 2023 yilinda açmak için, yüklenici firmamizla, insaatçi firmamizla, tüm ekibimizle beraber burada 2023’e kadar çalisacagiz” ifadelerini kullandi. 

IMAMOGLU: “ISIMIZLE YATIP, ISIMIZLE KALKIYORUZ”

Törende konusan Imamoglu, sözlerine, “Istanbul’a yeni metro hatlarinin kurdelesini kesmek için son 12 ayda, 12’nci kez bir araya geliyoruz; ama baslattigimiz ama bitirdigimiz” diye basladi. “Tabir-i caizse isimizle yatip, isimizle kalkiyoruz. 16 milyonun sorunlarinin çözümleri ile odaklaniyoruz” diyen Imamoglu, Istanbul’un birikmis sorunlarinin küçük düzeltmelerle, geçici veya sinirli tedbirlerle çözülemeyeceginin altini çizdi. Istanbul’un, büyük ve kalica çözümlere ihtiyaci oldugunu söyleyen Imamoglu, “Bu çerçevede, Istanbul’un ulasim sorununu, ‘Rayli Sistemlerde Büyük Hamle’ anlayisiyla harekete geçirdik. Bu anlayisla çözmeye de kesinlikle kararliyiz” seklinde konustu. Istanbul’un toplu tasima sisteminin ana omurgasinin rayli sistemler oldugunu vurgulayan Imamoglu, “Biliyoruz ki, rayli sistemlerdeki çözüm de elbette irade ister. En basta akil ister, plan, proje ister, emek ister ve kesinlikle ve kesinlikle çok büyük bütçeler ister” dedi. 

“PROJELER, ISRAF VE KAYIRMACILIK ÜZERINDEN TASARLANMISTI”

Geçmis dönemlerdeki metro üretimleriyle ilgili bilgiler paylasan Imamoglu, 1994 -2019 yillari arasinda, Istanbul’da, yillik ortalama 5 kilometreden daha az metro insa edildigini aktardi. Bu rakamin dünya ortalamasinin çok altinda oldugunu ifade eden Imamoglu, süreçle ilgili, “Neden Istanbul’a bu kadar az metro yapildi? Neden 2019 yilinda, 10 hatta, toplam 103,4 kilometrelik metro insaati 1 ila 2,5 yili askin süredir ilerlemeden duruyordu biz göreve geldigimizde” sorularini yöneltti. Yaniti da“Çünkü en basta akil, bilime inanç, teknik insanlara inanç ister bu süreç” diye veren Imamoglu, sunlari söyledi: 

“Ne yazik ki entegre bir ulasim plani, bilimsel anlayis, seffaflik, akilci bir bütçe disiplini ve finansman ciddiyeti yönetimi, o dönemde yoktu. Onun yerine üzülerek ifade ediyorum ki; plansizlik, ne yazik ki israf, siyasi hesaplarin önde tutuldugu bir dönem ve de ne yazik ki kayirmacilik üzerinden projelerin önceligi tasarlanmisti. Hatirlatmak isterim: 2017 yili ortasinda, 7 hat birden es zamanli ihale edildi. Bu hat da onlardan bir tanesi aslinda. Ama bu ihaleler için ne bütçede para vardi ne de bir finansman modeli gelistirilmisti. Ne yazik ki, bu isleri alan yüklenicilerin, müteahhitlerin, göreve geldigimizde bu sürece dair saskin, merakli bakislarina ben sahit oldum. Bu ihaleler ile ilgili bu parasizlik, tasarimsizlik üzerine sehrin orasina burasina çukurlar kazilmis ve öylece birakilmisti. Hani tabiri caizse, dostlar alisveriste görsün misali.”

“ISRAFA, KAYIRMACILIGA DAYALI TÜM UYGULAMALARA SON VERDIK”

Sürecin “bastan savma yürütüldügünü” aktaran Imamoglu, “Metro insaatlari durmustu. Çünkü devlet ciddiyetine, kamu yönetimi disiplinine aykiri uygulamalar nedeniyle, yurt disi finans kurumlari itibarli ve seffaf bulmadiklari metro ihaleleri için fon ayirmiyorlardi. Biz, iste bu kara tabloyu, vatandasin üzerine mali yük, ulasim sikintisi olarak, hatta çevre problemi olarak binen bu aci tabloyu kökünden degistirdik. Israfa, kayirmaciliga dayali tüm uygulamalara son verdik. Yönetimde seffafligi ve bütçe disiplinini sagladik” degerlendirmesini yapti. “Böylece, bir yandan metro için ayrilan öz bütçemizi, bir yandan da IBB’nin kurumsal güvenilirligini artirdik” diyen Imamoglu, “Bunun sonucunda da yurtdisindan çok uygun kosullarla finansman bulmayi basardik. Basarmaya devam ediyoruz. Yetmedi; uzun yillardir yapilamayan tahvil ihraci sürecini; bu zor, ekonominin ne yazik ki kötü oldugu, yurt disinda itibarsiz göründügü bir dönemde gerçeklestirdik. Talep ettigimizin 6 kati üzerinde ilgi görerek. Bütün bunlarin sonucunda durmak zorunda kalan metro insaatlarini 16 milyon Istanbullu adina hizlica baslattik” bilgilerini paylasti. 

“ALLAH HIZIMIZI ARTIRSIN”

Yapimi devam eden metro hatlariyla ilgili detayli bilgiler veren Imamoglu, “5 binin üzerinde insan, su anda bu santiyelerde isçi, emekçi olarak çalisiyor. O hizla da kurdeleleri kesmeye basladik. Allah, hizimizi artirsin. Birbiri pesi sira yeni hatlari Istanbullularin hizmetine açmaya basladik. Istanbul’un kaybettigi yillari telafi edecek ve vatandaslarimizi en kisa sürede metroyla bulusturacagiz. Istanbul’un ulasim sorununu, basta rayli sistemlerin katkisiyla kalici bir biçimde çözecegiz. Bu inanç ve kararlilikla yürüttügümüz çalismalarda bize destek olan, güç veren, basta Istanbullular olmak üzere herkese çok tesekkür ediyorum.   Istanbul’un sorunlarini çözümü konusunda gösterdikleri ilgi ve hassasiyet, verdikleri büyük destek dolayisiyla, çok degerli Sayin Genel Baskan’imiza tesekkür ediyorum. Istanbul’un rayli sistemleri aginda emegi olan, çivi çakmis, proje yapmis, finansman bulmus herkese tesekkür ediyorum. Bölge sakinlerine ve Istanbullulara hayirli ugurlu olsun” dedi. 

KILIÇDAROGLU: “YENI BIR SIYASET ANLAYISINI TÜRKIYE'YE GETIRMEK ISTIYORUZ”

Törenin son konusmasini yapan CHP Genel Baskani Kiliçdaroglu ise sunlari söyledi: 

“Yeni bir siyaset anlayisini Türkiye'ye getirmek istiyoruz. Siyaset; halka hizmet etmekse – ki biz öyle anliyoruz ve öyle yapiyoruz- bütün belediye baskanlarimiz, halka hizmet etmek için 24 saati kullaniyorlar, 24 saat çalisiyorlar. O zaman biz, halka hizmeti nasil götürecegiz? Bizim felsefemiz ne olacak? Bu felsefenin ipuçlarini Sayin Baskan, konusurken zaten ifade etti. Dedi ki; ‘16 milyon için çalisiyoruz. Seffaf bir yönetim var. Halka hesap veriyoruz.’ Olaganüstü bunlar. Bizim siyaset kurumunun henüz daha içine sindiremedigi olaganüstü sözler. Eger siyasetçi, kullandigi paranin halkin parasi oldugunu bilir ve o çerçevede harcadigi her kurusun hesabini halka verirse, yeni bir siyaset anlayisini insa etme yolunda adim atiyoruz demektir. Bütün belediye baskanlarimiz, ayni felsefe ile yola çikiyorlar ve ayni felsefeyle çalisiyorlar.”

“BU ÜLKEDE YOKSULLUGU TARIHE GÖMECEGIZ”

Düsünebiliyor musunuz; hükümetin disaridan aldigi krediden bizim belediye baskanlarimiz çok daha ucuza kredi bulabiliyorlar. Neden? Daha güvenilir. Neden? Bilançolari, bütçeleri daha seffaf. Isin uzmani baktiginda, ‘Bu bilanço yeterli, bu bütçe yeterli. Dolayisiyla ben size daha düsük kredi verebilirim’ diyor. Bu, su anlama geliyor? Türkiye’yi yönettigimizde de ayni tablo ortaya çikacaktir. 83 milyon insanimiz, Londra'daki bir avuç tefeciye mahkum edilmeyecektir. Bu, o anlama geliyor. Bütün Türkiye’de hepimiz çalisacagiz, hepimiz üretecegiz, hepimiz kazanacagiz ve bu ülkede yoksullugu tarihe gömecegiz. Istanbul, aslinda küçük bir Türkiye. Dünyanin en önemli metropollerinden birisi. 21. yüzyilda hala Istanbul'un ulasim sorununu çözemiyorsak, dönüp bakmamiz lazim. Neden çözülemedi bugüne kadar? Temel atmak kolay. Koyarsiniz bir kürsü, mikrofonlar tamam; çagirirsiniz vatandaslari temel atarsiniz. Ondan sonra? Ondan sonrasi önemli. Attiginiz temel hayata ne zaman geçecek? Planlamasinin yaptiniz mi, yapmadiniz mi? Kaynagini buldunuz mu bulamadiniz mi? Asil önemli olan bu. Geçenlerde 15 milletvekilimizi Sanliurfa'ya gönderdik. Sanliurfa'da, Sehir Hastanesi'nin 5 kez temeli atilmis; 5 kez. Kürsüler kurulmus, temeller atilmis. Ben de tabii konusma sirasinda, herhalde Insaat devam ediyor diye söyledim. ‘Hayir’ dediler. Ortalikta insaat diye tek bir tugla bile yok. Burada da benzer olay. ‘Metro yapacagiz’ diyorlar. Açilislar tamam, temeller tamam; arkasi yok. Simdi arkasini Büyüksehir Belediye Baskani’miz, ekibi ile beraber dolduruyor.”

KADINLAR ÖZELINDE ALPKÖKIN’E ÖZEL PARAGRAF

“Sayin Baskan, bir sey daha söyledi: ‘Isi, uzman arkadaslarimizla birlikte yapiyoruz’ dedi. Özellikle bir kadin kardesimiz, bir hocamiz, Rayli Sistemler Daire Baskani bu mücadeleyi yapan. Bir kadin olmasi dolayisiyla da ayrica çok mutlu oldugumu da ifade etmek isterim. Kadina yönelik siddetin, hala Türkiye'nin gündeminde oldugu bir dönemde, bir Büyüksehir Belediyesi’nde bir kadinin Rayli Sistemler Daire Baskani olmasi, ayrica Türkiye için de dünya için de anlamlidir. Bu baglamda da biz, isi ehline teslim etme konusunda ne kadar kararli ve inançli oldugumuzu da gösteriyoruz. Isi ehline teslim ettiginizde ne oluyor? Yine Sayin Baskan söyledi: Israf olmuyor, israf. Eger israf haramsa, israf savurganliksa, israf milletten alinan vergilerin amacina uygun harcanmamasiysa, ayri bir dünyaysa; o dünya bize kapalidir. Biz, her kurusun yerli yerinde harcanmasini isteriz. Her kurusun hakkini vermek isteriz. Çünkü biliriz ki, o paranin içinde tüyü bitmemis yetimin hakki vardir. Bu baglamda bakiyoruz ve bu baglamda düsünüyoruz.”


“SANIYORLAR KI, ENGEL ÇIKARINCA BASKANLAR HIZMET ÜRETEMEZ”

“Belediye baskanlarimiza engeller çikariyorlar. Saniyorlar ki, ‘biz bu engelleri çikardigimizda belediye baskanlari hizmet üretemez’. Hayir efendim. Belediye baskani arkadaslarima söyledim: Asla sikayet etmeyeceksiniz. Göreviniz, önünüze çikarilan engel ne kadar büyük olursa olsun, onu asip hizmete devam edeceksiniz. Ve belediye baskanlarimiz da bunu yapiyorlar. Hizmetse hizmet, hesap vermekse hesap vermek. Yeni siyaset anlayisinin temel unsurlarindan birisi de sudur: Siyasetçi, halka hesap vermenin onurlu bir görev oldugunu kabul etmek zorundadir. Ben, milletime hesap veriyorum; ne kadar güzel bir sey. Onun parasini harciyorum; ne kadar güzel bir sey. Harcadigim paranin karsiligini, alkis olarak aliyorum. Evet harcadigin paranin karsinda,‘Ya Allah razi olsun, güzel hizmet yapmis’ dendigi andan itibaren, biz zaten dünyanin en mutlu insani oluruz.”

“DEVLET, KINLE YÖNETILMEZ”

“Yeni bir siyaset anlayisi bu. Yeni bir siyaset anlayisi, sevgi üzerine kurulur. Sik sik tekrar ederim: Devlet, kinle yönetilmez, öfke ile yönetilmez. Intikam duygusu ile bir devlet yönetilmez. Devlet, bilgi ile yönetilir, birikimle yönetilir, erdemle yönetilir, tecrübeyle yönetilir. Isi ehline verdiginiz zaman, o isin yönetmeniz çok kolaydir. Ana ilkeleri belirlersiniz siz. Verirsiniz, isin ehli olanlar alir, o isi götürür ve sonlandirirlar. Biz ne istiyoruz? Basari istiyoruz. Ne istiyoruz? Metro temelinin temeli atildi, ama orada kaldi. Simdi ne yapiyoruz? Temeli atildi, ama orada kalmayacak. Bu metro hatti bitecek. Nasil bitecek? Isi verdigimiz zaman ehline, bu is bitiyor. Finansmaniyla, yapimiyla, çalismasiyla, takvimi ile her sey tamam. Ekmek fabrikasinin temelini gezerken basindaki kisi, Genel Müdür gayet açik ve net, ‘2022'nin basinda, burada ekmek üretimine baslayacagiz’ diyor. Takvimini söylüyor.  Isi ehline teslim ettiginiz zaman, islerin ne kadar kolay yürüdügünü görüyorsunuz. Grift bir is degil aslinda, kolay bir is. Neden? Zaten mühendisin görevi o. O isi en iyi o bildigine göre de o ona teslim edeceksiniz ve o da sonlandiracak.”

“MAGDURIYETLERI TELAFI EDECEGIZ”

“Sayin Baskan, konusmasinda köklü çözümler, kalici çözümlerden bahsetti. Çünkü yapay çözümler, geçici çözümler, sorunu çözmez. Tam tersine, sorunu derinlestirir, çözümünü daha pahali hale getirir. Kalici ve köklü çözümler ürettiginiz zaman hem kisa sürede sorunu çözersiniz hem maliyeti büyük ölçüde düsürmüs olursunuz. Bunu yapiyoruz, bunu yapmaya çalisiyoruz, bunun mücadelesini veriyoruz ve mutlaka basari saglayacagiz. Yeni siyaset anlayisinda bir sey daha yapiyoruz, yapacagiz: Binlerce magdur olan insanimiz var. Izlenen yanlis ekonomik politikalar sonucunda magdur olan insanlarimiz var. O kadar büyük magduriyetler yasaniyor ki, insanlar hayatlarina son verecek noktaya gelebiliyorlar. Bir insanin yasadigi ekonomik buhran nedeniyle hayatina son vermesi, her siyasetçinin oturup düsünmesini zorunlu kilar. Nasil bir yönetim anlayisi sergiledik ki, insanlar yasanan ekonomik kriz karsisinda hayatlarina son veriyorlar? Ve nasil bir atmosfer yarattik ki, kisiler, BAGKUR primlerini dahi ödeyemiyorlar. Sosyal güvenlik primlerini ödeyemiyorlar. Verilen banka kredilerinin taksitini birakin, faizini dahi ödeyemiyorlar. Bu magduriyetleri telafi edecegiz, kesinlikle telafi edecegiz.”

“ESNAFIN, ÇIFTÇININ FAIZLERINI SILECEGIZ”

“Esnaf kardeslerime, esnaf kefalet kooperatifinden veya Halk Bankasi'ndan veya diger bankalardan kredi verildi. Güzel. Kredileri aldilar, ödeyemediler, dükkanlar kapali. ‘Efendim erteleyecegiz bunu ama daha yüksek bir faizden.’ Buradan bütün esnaf kardeslerime sesleniyorum; Allah'in izniyle iktidar oldugumuzda, aldiginiz o kredilerin faizlerini tamamen silecegiz ve telafi edecegiz sizin magduriyetinizi. Çiftçi kardeslerime de sesleniyorum: Onlarin da ciddi bir magduriyeti var. Yemi aliyor dolarla, fideyi aliyor dolarla, tohumu aliyor dolarla, saman geliyor dolarla. Elektrigi dolarla, dogalgazi, her seyi... Kredi almis, güzel. Ister Ziraat Bankasi'ndan ister diger bankalardan, tarim kredi kooperatiflerinden kredi almis, faizini ödeyemiyor. Zarar ediyor, ektigi ürünün karsiligini alamiyor. Sahip çikani da yok. Buradan bütün çiftçi kardeslerime sesleniyorum; sizin magduriyetinizi de mutlaka çözecegim ve telafi edecegim. Aldiginiz kredilerin faizlerini tamamen sifirlayacagim. Sadece ana parayi isteyecegiz. Bu nedir? Bir haksizligi, bir magduriyeti gidermektir. Dükkani kapatiyorsunuz, ne yapsin bu adam? Kirayi mi ödedin? Hayir. Zarari mi ödedin? Hayir. Elektrik, dogalgazi mi ödedim? Hayir. ‘Bankadan kredi verdim.’ Olmaz. Bu magduriyetleri giderecegiz.”

“TÜRKIYE'YI BIRLIKTE AYDINLIGA ÇIKARACAGIZ”

“Yerel yönetimlerden basladik. Yerel yönetimlerdeki basarimiz, merkezi yönetimde saglayacagimiz basarinin isaretleridir. Türkiye'yi bu bölgede en kisa sürede bütün sorularindan arindirip, görkemli, güvenilir, sayginligi   giderek artan bir ülke haline getirecegiz. Demokrasisi gelismis, insan haklarina saygili, kadin-erkek toplumsal cinsiyet esitliginin saglandigi, herkesin asinin, isinin oldugu, evlatlarimizin geleceklerini yurtdisinda degil Türkiye cografyasinda aradiklari güzel bir Türkiye insa edecegiz. Kararliyim, bunu mutlaka ama mutlaka birlikte yapacagiz. Birlikte Türkiye'yi aydinliga çikaracagiz. Birlikte 83 milyon insanin Londra'daki bir avuç tefeciye hizmet etmesine son verecegiz. Biz üretecegiz, biz alin teri dökecegiz ve biz kazanacagiz. Esnafi ile çiftçisi ile memuru ile isçisi ile beraber yapacagiz. Kandilinizi kutlayarak sözlerime son veriyorum. Bu yatirimin sonlandirilmasi için çaba harcayan herkese, basta IBB baskanimiz ve ekip arkadaslarina, yürekten tesekkür ediyorum.”

Konusmalarin ardindan, Kiliçdaroglu, Kaftancioglu ve Imamoglu, yeniden üretimine baslanan hattin tünel kazma islemini gerçeklestirecek TBM cihazini çalistiran butona birlikte basti.