Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Izmir Il Baskani Veysel Sahin, "Böyle giderse Izmir daha çok afet yasar, sele ve depreme daha çok teslim oluruz. Biz dogrulari söyleyince görmezden geliyorlar. Onlar görmezden geldikçe ve geregini yapmadikça Izmirliler
“Sel felaketini yasadigimiz günlerde, kaybettigimiz hemsehrimizin acisi daha tazeyken konusmadim. Ama simdi dogrulari söylemek gibi bir zorunlulugumuz var.” Diyerek bir açiklama yapan MHP Izmir Il Baskani Veysel Sahin “Izmir’de bir yerel yönetim boslugu oldugu ortada. Ihtiyaçlarimiza göre projeler üretilmiyor. Oysa dünyanin her yerinde bir ihtiyaçlar hiyerarsisi geçerli. Izmir’de ise insanimizin, sehrimizin ihtiyaçlari dikkate alinmiyor. Öncelikler siralamasi yapilip bu önceliklere göre projeler yapilmiyor. Bunu anlamak mümkün degil” diyerek Büyüksehir Belediyesine ve ilçe belediyelerine tepkisini dile getirdi. Sahin, “Izmir’de teknik donanim ve bilgisine güvenebilecek birçok STK’miz var ama gerçekleri konusmaktan uzak duruyorlar. Bu da bütün Izmirlilere zarar ve ziyan olarak geri dönüyor” açiklamasini yapti.
EBSO, IZTO, IESOB ve MMO Çok Önemli
Yaptigi yazili açiklamada Izmir’e sahip çikilmasi gerektigini vurgulayan Il Baskani Veysel Sahin sözlerini söyle sürdürdü; “Izmir için herkes elini tasin altina koymali. Sanayicimiz, tüccarimiz ve esnafimiz selden zarar görürken EBSO’nun, IZTO’nun, IESOB’un sessiz kalmasi Büyüksehir Belediyesine karsi 20 yildir bir uyarida bulunmamasi son derece düsündürücü. Mimarlar ve Mühendisler Odalarimizin (MMO) ve çesitli kuruluslarimizin Izmir ile ilgili raporlarini okuyorum. Sehrin durumu ortada ama bugüne kadar Izmir’i selden ve su baskinlarindan kurtaracak hiçbir proje uygulamaya konmadi.”
Basinimiz Niye Susuyor?
“Bu konuda Izmir’in sesi olmasi gereken Basin Mensuplarimiza, köse yazarlarimiza ve diger kanaat önderlerimize çok is düsüyor. Mesela su gerçegi herkesin bildigini biliyorum. Izmir’de yagmur suyu drenaj hatti yapilmasi gereken hattin sadece %12’si … yirmi yildir yapilan baska bir sey de yok! Sonuç sel ve su baskini. Izmirlilerin magduriyeti… Evlerimiz, fabrikalarimiz ve dükkanlarimiz sular altinda kaliyor. Suçlu kim? Bu gerçek neden dile getirilmiyor 20 yildir görevde olan CHP Belediyeciligi neden sorgulanmiyor? Haksizlik karsisinda susan, dogrulari söylemekten imtina eden ve birakin dogrulari söylemeyi yanlislari bile alkislayan bir zümremiz var… Onlara çok görev düstügü halde sorumluluktan kaçmalari Izmir’in kötü kaderidir.”
Lafla Peynir Gemisi Yürümüyor
“Mazeret olarak ‘Küresel isinma ve iklim degisikligi’ demek kolay. Lafla peynir gemisi yürümüyor. Önemli olan is yapmaktir. Keske Belediye Baskan adayi degil de Park ve Bahçeler Müdürü adayi olsalardi. Bu sifat onlara çok daha fazla yakisirdi. Görüyoruz ki park, bahçe ve festival belediyeciliginde zirvedeler. Elbette Çagdas sehir insaninin en büyük ihtiyaci parklar, bahçeler ve gezi alanlari ama ayni sehir insanlarinin altyapiya, güvenli binalara, rahat ulasima, temiz bir çevreye ve saglikli toplu tasimaya da ihtiyaci var. Maalesef CHP Belediyeciligi bunlardan çok uzak. Origami ve Ikebana yapmakta üzerlerine yok. Keske belediye baskanligi sadece park ve bahçeler müdürlügünden ibaret olsaydi. O zaman hiç sorun olmazdi.”
Izmir Bizim Sehrimiz
“Çok söyledik, defalarca ifade ettik ama anlatamadik. Daha dogrusu anlamak istemediler. Izmir’i ve Izmirli kimligini dogrudan temsil eden bir projemiz yok. Ama is Yunan ismi vermeye gelince en önde Izmir Büyüksehir Belediyesi gidiyor. Bize de diyorlar ki o isimleri verse ne olur? Simdi biz size soralim onalar; Yunanistan’da herhangi bir sehirde herhangi bir meydana Atatürk, Çaka Bey veya Fatih isminin verildigini duydunuz mu? Onlar da bu isimleri veriyor mu? Sayet veriyorlar diyorsaniz sözümüz yok. Ama elbette vermiyorlar. Hatta siliyor, yok ediyorlar. Bu gerçekler karsisinda Tunç Soyer ne yapiyor? Bu topraklarin asil sahibi biziz diyen Yunanlilari hakli çikaracak isimlerin verilmesi için adimlar atiyor. Izmir bizim en kiymetlimiz, sevdigimiz vatan parçasi. Buralara nasil Pagos veya Agememnon ismi vermeye riza gösterelim? Kimse bizden bu konuda müsamaha göstermemizi beklemesin. Izmir bizim sehrimiz, bizim kiymetlimiz. Vatan yahut Izmir fark etmiyor. Bu noktalar kirmizi çizgimizdir. Ama burada da Izmir’in o sorumlu aydin sesini duyamiyoruz. Atatürk’ün Izmir’e düsman ayagi basamaz emri kimler tarafindan çigneniyor. Ayak basamiyor ama o düsman israrla Tunç Soyer tarafindan markalastiriliyor”
Izmir Cesur Adamlari Bekliyor
“Böyle giderse Izmir daha çok afet yasar, sele ve depreme daha çok teslim oluruz. Biz dogrulari söyleyince görmezden geliyorlar. Onlar görmezden geldikçe ve geregini yapmadikça da Izmirliler zarar görüyor. Ama keske bu dogrulari baskalari da söyleme sorumlulugunu gösterse, sorumluluk sahibi sivil toplum kuruluslarimiz ve kanaat önderleri dogrular için cesur adimlar atabilse…”
Tarim Tarim Diyor Ama Riya Ortada
“Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer “tarim tarim diyerek büyük afisler yaptiriyor, büyük büyük laflar ediyor. Ama bir bakiyorsunuz selde tarim alanlarina giden yollar çöküyor, çöken yollari da yaptirmiyor. Hadi Hanimefendinin Asistanini Tarimsal Hizmetler Daire Baskani yapmasina bir sey demeyecegim. Zaten yetkililer gerekeni söyledi. Ama iki yüzlü olmanin da geregi yok. Fotograflara konu mankenligi yaparak Izmir’in tarim politikasina yön veremezsin. Komik olursun, mizah konusu olursun.”
Kirklari Çikmadan Komedi Derdine Düstü
“Öyle bir belediyecilikle karsi karsiyayiz ki aciyi bilmiyor, keder bilmiyor, gelenek bilmiyor, görenek bilmiyor. Depremde kaybettigimiz hayatlarin kirki çikmadan Karikatür ve mizah festivali yapmak için ugrasiyor. Kimlerle? Charlie Hebdo dergisinde dini ve milli degerlerimize hakaret ve küfür eden karikatüristlerle. Biz tepki verince de planlari bozuluyor. Kimse kusura bakmasin hakli tepkimizi vermeye devam edecegiz. Biz bu sehirde ve bu ülkede variz. Biz bu ülkeyi kuran, yasatan ve devam ettiren fikrin temsilcileri, Atatürk yolunun takipçileriyiz.”
Deprem Için Ne Yapti?
“Izmir’de bir deprem felaketi ve büyük acilar yasadik. Depremler hala da devam ediyor. Aklimiza da geliyor tabii. Gözümüz görüyor, okuyor ve takip ediyoruz. Ve soruyoruz; deprem olali 3 ay oldu. Üç aydir neler yapildi? Deprem mastir planimiz ne seviyede? Riskli binalar ve bölgeler belirlendi mi? Çalismalar ne yönde? Ilk kentsel dönüsüm projeniz ne ve ne zaman baslayacak? TOKI’ yikilan binalarin insasina basladi. Siz hangi çalismayi yaptiniz?
Dirençli Sehir Demekle Olmuyor
“Sel de oldu geçti. Hala bir önlem ve yagmur suyunun kontrol altina alinmasi ile ilgili bir proje görmedik. Sayet önümüzdeki günlerde yine yüksek ölçekli bir yagis olursa Izmirliler ne yapacak, hangi önlemleri aldiniz ve baska hangi önlemleri alacaksiniz? Izmir Dirençli Sehir demek yeterli degil. Içi bos ifadelerle Izmir’e hizmet edilmiyor. Oyun ve oynasla sorunlarimiz çözülmüyor.”