Örselenmis Kadin Sendromuna Dikkat!

Kadina siddet konusu, Merve Ipek davasi ile bir kez daha Türkiye gündeminde ilk sirada yer aldi. Hakaret, küfür ve asagilanma seklinde baslayan siddetin bir süre sonra çok ciddi fiziksel siddete dönüstügünü belirten uzmanlar, psikolojik, fiziksel ve cinse

Güncel 22.03.2021 17:50:18 0
Örselenmis Kadin Sendromuna Dikkat!

Üsküdar Üniversitesi NPISTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmani Doç. Dr. Nermin Gündüz, son günlerde Melek Ipek davasi ile birlikte gündeme gelen ‘Örselenmis Kadin Sendromu’nu psikiyatrik açidan degerlendirerek önemli tavsiyelerde bulundu.

‘Örselenmis Kadin Sendromu’ çok boyutlu degerlendirilmeli

Örselenmis Kadin Sendromu’nun çok boyutlu incelenmesi gereken ve detayli olarak üzerinde durulmasi gereken bir konu olduguna dikkat çeken Psikiyatri Uzmani Doç. Dr. Nermin Gündüz,   “Öncelikle çok zor bir vaka oldugunu söylemekte fayda var. Bu tarz vakalari hem poliklinigimizde hem de oldukça sik sekilde literatürde görmeye devam ediyoruz. Vakalari zor kilan ise özellikle çok fazla tarafi olmasi. Öncelikle evlilik öncesi dönemden itibaren cinsel, psikolojik bazen de bedensel hasara yol açabilecek düzeyde fiziksel siddete ugradigini ifade eden bir kadin var.  Bu olayin mutlaka hukuki, adli tip ve psikiyatri boyutunu ele almakta fayda var” dedi.

Kisa balayi dönemi aldatici olmamali

Aile içi siddetten ne yazik ki en çok muzdarip olan kisilerin evde yasayan kadinlar oldugunu belirten Gündüz, “Kadinlar hakaret, küfür, asagilamalar seklinde psikolojik siddetle baslayan döngünün içine girdiklerinde bir süre sonra hafif bedensel sikayetlere sebep olabilecek fiziksel siddete ugramaya baslar. Aslinda psikolojik ve sözel siddet, sonraki asamalarda gelecek olan fiziksel siddet ile ilgili fikir veriyor. Siddet döngüsünün içerisinde ilerledikçe bedensel çok ciddi hasar yaratan, agir sekilde kadini hirpalayan, örseleyen fiziksel ve cinsel siddete ugrama baslar. Siddet bittikten sonraki süreçte kisa bir balayi dönemi olur. Bu balayi döneminde kadinin esi ya da partneri, durumla ilgili pismanligini dile getirir ve kadini ikna ederek yeni bir döngünün içine girilmesini saglar. Ne yazik ki bu döngüden çikan kadin, yeni döngü basladiginda çok daha agir, örseleyici ve travmatik bir döngünün içerisine girer” diye konustu.

Siddet döngüsünden çikmak için çabaliyorlar

Kadinlarin siddet döngüsünün içinden çikmak için aslinda pek çok kaynagi arastirdigini ifade eden Doç. Dr. Nermin Gündüz, “Örnegin ailesinden yardim almayi düsünür, ekonomik olarak sikintili olan kadin bu durumu gözden geçirmeye çalisir. Bizlere de danisan bazi hanimlarin bu konuda hukuki destek almaya ya da polis yardimi almaya çalistiklarini görüyoruz. Bununla birlikte tüm yollari denemesine ragmen yazgisini veya döngüyü degistiremeyen kadinin yeniden siddeti deneyimlemeye basladigini görüyoruz. Kadinin maalesef kendisini bir labirentte yolunu bulamayan sekilde hissettigini ve ögrenilmis çaresizligin basladigini anlamak mümkün” dedi.

Ögrenilmis çaresizlik kadinlari depresyona sürüklüyor

Ögrenilmis çaresizligi olan kadinin hayatini degistiremeyecegini, siddet döngüsünü bir sekilde her hangi bir yerinden kiramayacagini düsündügü için bu durumu kabullenerek sag kalmakla birlikte durumu yönetmeye çalistigini belirten Gündüz, “Bu süreçte devam eden siddet, kadinin zihinsel sagligini ciddi sekilde bozar ve hirpalar. Ögrenilmis çaresizlik kadina depresyonu getirir. Depresyonla birlikte kadinda ciddi isteksizlik, keyifsizlik, hayattan zevk alamama, uyku bozukluklari ve bazen intihar düsünceleri görülmeye baslar” ifadelerini kullandi.

Cinsel siddete ugrayan kadin utanç hissediyor

Psikiyatri Uzmani Doç. Dr. Nermin Gündüz, ‘Bir diger boyutuyla travma sonrasi stres bozuklugunun yani hukuki adiyla bize daha yakin görünen ‘Örselenmis Kadin Sendromu’nun ayak seslerini duymaya baslariz’ dedi ve sözlerini söyle sürdürdü: 

“Kadin,  yasadigi bu travmatik olay her defasinda tekrarlandiginda fiziksel, cinsel ve psikolojik siddet esnasinda korku, dehset, çaresizlik ve kapana kisilmislik hisseder. Özellikle cinsel siddete maruz kalan kadinlarda utanç duygusunu da oldukça yogun olarak fark ediyoruz. Bu noktada kadinin uyku düzeni bozulabilir, esinin eve gelis saatlerinde ciddi bir tedirginlik hissedebilir. Ayak sesleri ya da kapinin açildigi esnada çikan anahtar sesi onun için travmatik siddet döngüsünün her an baslayabilecegi ile ilgili bir gösterge olarak kabul edilebilir. Kadin normalde duyabilecegi herhangi bir anahtar sesini veya eve dogru yaklasan herhangi bir ayak sesini esinin gelisi ile siddet döngüsünün tekrar baslayacagi seklinde yorumlar. Bu noktada kadinda her an siddeti yeniden deneyimleyecek miyim korkusu baslar.”

Gündüz: “Destek alamadiklarinda adil dünya inançlari yikiliyor”

Depresyonda olan, travma sonrasi stres bozuklugu yasayan, siddetle ilgili deneyimleri olan kadinlarda pek çok basa çikma yönteminin görülebildigini söyleyen Gündüz, “Ailesinden destek isteme ve bekledigi destegi görememe, arkadaslarina utanç sebebiyle durumu anlatamama durumlarinda, son davada gördügümüz gibi çocuklarini ve ailesini koruma pahasina tam bir ögrenilmis çaresizlik tablosu olusuyor. Bu noktada kadinda adil dünya inancinin yikilisi meydana geliyor. Adalet duygusu incindiginden dolayi nereye basvurursa basvursun gerçeklesmedigini düsündügü için tamamen çaresizlik duygusu ve düsüncesi olusuyor. Bu noktada tablo ‘Örselenmis Kadin Sendromu’ olarak sekilleniyor’ dedi. 

Bazi durumlarda akli melekelerin kaybi yasanabiliyor

Kadin siginma evlerinden veya Aile ve Sosyal Politikalar Bakanligi araciligi ile benzer vakalar geldiginde ölümle sonuçlanmamis olsa da dava süreci devam ediyorsa hukukçularin psikiyatri uzmanlarina kritik sorular yönelttiklerinden bahseden Gündüz, sözlerine söyle devam etti: 

“Hukukçular tarafindan bizlere kadinin ugradigini iddia ettigi siddet sonrasinda karsi taraftaki kisiyi öldürme veya yaralama durumlari ile alakali olarak akli dengesinin yerinde olup olmadigi sorulur. Bu da tartisilan konulardan biri. Tibbi anlamdaki örselenmis kadin sendromu ya da travma sonrasi stres bozuklugunun, kisinin gerçeklik algisinin bozulmadigi, muhakeme yetkisinin yerinde oldugu yani akli melekelerinin yerinde oldugu bir hastalik oldugunu söyleyebiliriz. Bununla birlikte bazi psikiyatrik süreçlerde kisilerde akli melekelerinin kisa süreli kaybi yasanabiliyor. Aile içi siddet davaya dönüstügünde hukukçular bize ikinci soru olarak kadinin ugradigini ifade ettigi cinsel, fiziksel ya da psikolojik siddet sonrasi ruh sagliginin bozulup bozulmadigini, bozulmus olan ruh sagliginin olayla birebir baginin olup olmadigi soruluyor. Bu noktada vaka bazinda bu kisileri degerlendirirken bir takim psikolojik testler uygulayarak, ayrintili öyküyü anlayip, gerekirse aile yakinlarindan da bilgi alip ve hatta Sosyal Hizmetlerle birlikte çalisarak bir rapor hazirlamakla yükümlüyüz.”

Kendi adaletlerini saglama düsüncesi olusuyor

Travmatik olaylar yasayan örselenmis kadinlarin adil dünya inançlarinin ciddi manada yikildigina isaret eden Gündüz, “Melek Ipek vakasina baktigimizda siddet döngüsünün bir tarafinda magdur edilen kisinin çalmadigi kapi kalmadi, pek çok kisiden yardim istedi ama alamadi. Ögrenilmis çaresizlik içinde devam eden bir siddet var. Bu kronik ve içerisinden çikamadigi, yardim da alamadigi bir siddet. Dünyanin adil bir yer olmadigini düsünen kiside maalesef bir süre sonra Melek Ipek davasinda oldugu sekilde bir öfke kontrolü ya da kendi adaletini kendi bulma duygusu ve düsüncesi ortaya çikabiliyor. Bu noktada siklikla görmeye alistigimiz kadin cinayetleri haberlerinin yani sira siddet uygulayip ciddi cezalar alan kisilerin de haberlere konu olmasi, kadinlarin cesaretini artirabilir ve adaletle ilgili incinmislik duygusuna yönelik bir fayda saglayabilir.

Siddet gören kadina vakit kaybetmeden destek saglanmali

Üsküdar Üniversitesi NPISTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmani Doç. Dr. Nermin Gündüz, ‘Siddet döngüsünün en basinda kadina yönelik özellikle sosyal anlamdaki ve ekonomik kisitlamalari, ailesinin evine gönderilmemeyi, evden disariya çikmasina müsaade edilmemesini, market alisverisleri ile ilgili kisitlamalar getirilmesini ya da herkesin önünde küçük düsürücü sözlerle asagilanmasini fiziksel siddetin baslayacaginin isareti olarak kabul edebiliriz’ dedi ve sözlerini söyle tamamladi: 

“Kadinlarin siddet döngüsünün basindaki sözel ve psikolojik siddeti çok iyi okumalari, sonrasinda olasi fiziksel siddete karsi çok dikkatli olmalari sart. Bu olaylar basladiginda vakit kaybetmeden özellikle bu devrede ailelerin devreye girmesinde, kadina sahip çikmalarinda ve gerekli sosyal destegi saglamalarinda fayda var. Melek Ipek davasi özelinde de tüm sürece sahit olan 2 çocuk var. Bundan sonra o çocuklarla ilgili de gerekli ruhsal destegin saglanmasi çok önemli görünüyor.”


 


Cuma 20.7 ° / 14.3 °
Cumartesi 18.4 ° / 5.1 °
Pazar 9.2 ° / 3.1 °