Bireyin karar verirken bazen hatalar yapabilecegini de belirten Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Hatalar bizim içindir. Hatalarimiz aslinda büyümemizin, yaptigimiz isin daha iyi olmasinin bir parçasidir. O yüzden hata yapmaktan korkmamak gerekiy
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, karar verme ve karar vermede etkili olan psikolojik faktörler hakkinda degerlendirmelerde bulundu.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, 2000'li yillardan itibaren psikolojinin en çok merak ettigi konulardan birinin insanin nasil karar verdigi ve beynin nasil karar verdigine iliskin çalismalar oldugunu söyledi.
Insanoglunun yasamin ilk yillarindan itibaren birçok karar aldigini kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Insan dogar dogmaz hayatta bir yolculuga çikiyor. Annenin karninda çok konforlu bir alanda yasarken dünyaya geldigi anda ilk soku yasiyor. Ilk tepkisi aglamak oluyor. Insana ilk güven veren nesne nedir? Annedir. Annenin kokusunu ve sicakligini alip rahatliyor, uyuyor. Kendine güven alani olusturuyor. Çocuk daha sonra o güvenli alanda büyürken yürümeye basliyor. Yürümeye baslamayla birlikte kararlar da basliyor. Çocuk karar almayi ilk yürümeye basladiginda ögreniyor ve en çok da oyun esnasinda ögrenir. Buradaki oyuncakla mi oynayayim, yoksa bu oyuncakli mi oynayayim diye karar veriyor.” dedi.
Insanda diger canlilardan farkli olarak bir özgür irade fonksiyonu oldugunu kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Insan bu özgür irade fonksiyonu dolayisiyla kararlari sadece temel ihtiyaçlarina göre almiyor. Hayallerine göre, korkularina göre aliyor. Beklentilerine göre aliyor. Hirslarina, isteklerine göre aliyor.” dedi.
IQ yükseldikçe alinan kararlar da artiyor
Karar verme konusunda kisiden kisiye göre farklilik oldugunu da kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Karaciger nasil safra üretiyorsa beynimiz de düsünce ve duygu üretiyor. IQ’su 70'in altinda olanlar ortalama günde 300-500 kelime ile konusur. Hayatlarini sürdürürler ama IQ yükseldikçe beyin bin kelime, 2 bin kelime, 3 bin kelime, 5 bin kelime üretiyor. Bunu yönetmek daha zordur. Devamli kararlar vermesi gereklidir.” dedi.
OKB karar verme bozuklugudur
Beynin karar verme bozuklugu ile ilgili olan en önemli hastaligin obsesif kompulsif bozukluk yani OKB oldugunu kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Çünkü OKB hastalari bir türlü karar veremiyorlar. Yarim saat banyoda elini yikiyor. Temiz oldu mu, olmadi mi diye bakiyor.” Diye konustu.
Karar verirken beynin ön bölgesi, deneyim simülatörü olarak kullaniliyor
Saglikli insanlar karar verirken beynin ön bölgesini “deneyim simülatörü” olarak kullandigini kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, sunlari söyledi:
“Aslinda bu beynimizden daha büyük bir sey, kuantum beyin var. Kuantum beyin ile çalisiyor. Burada beynimizin üstünde böyle bir beynin olmasi gerekir. Nasil fizikçiler su anda atomu inceledikleri zaman yüzde 4’ü madde, yüzde 96’si antimadde diyorlar. Madde cinsinden olmayan, fiziksel olmayan bir parçasi var evrenin. Karar verdigimiz sirada beynimizin cinsinden olmayan bir parçasi var. Kuantum beyin, genellikle bilinç olarak biliniyor. Kisinin bilinçli olup, olmamasidir. Bilinçli karar verip, vermemesidir. Bunun için beyin düsünürken ön bölgesini deneyim simülatörü olarak kullaniyor. Ne yapiyor mesela, kisi geçmis deneyimleri aliyor ve öncelikleri belirliyor. Kisinin öncelik piramidi varsa kolay karar veriyor. Önemli olanlari öne aliyor. Eger önem piramidi varsa kolay karar veriyor. Korkulari varsa, kisi eger korkularini biliyorsa kolay karar veriyor. Kiside sonuç bilinci aliskanligi varsa yani dürtüleriyle aniden karar vermiyorsa akilli davranir. Mesela dürtüyle hareket eden çocuk yola birden firlar. Hâlbuki sonuç bilinci olan çocuk ne yapar? Saga bakar, sola bakar araba geliyor mu ona göre yola çikar. Özellikle hiperaktivite olan çocuklarda dürtü kontrol bozuklugu oldugu için sonucu düsünmeden hareket ederler. Aklina ilk geleni yapar. Böyle durumlarda biz dikkat eksikligi, hiperaktivite de sadece ilaç vermiyoruz, sonuç bilinci üzerinde çalisiyoruz. Davranisinin dogal sonucunu yasamasini, görmesini sagliyoruz. Karar vermeyi hayal ettiriyoruz. Karar vermeyi hayal et, simdi bu karari verirsen ne olur? Kisa vadeli sonuç ne olur, orta vadeli sonuç ne olur, uzun vadede sonuç ne olur? Bunu düsünmesi gereklidir.”
Bu karari verirken beni ne bekliyor?
Karar vermede tek dogru olmadigini belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “En iyi karari kisi kendisi belirliyor, kisa vadeli sonuç kisinin mesela o genellikle birkaç günlük önüne çikacak ihtimalleri düsünmesi, orta vadeli sonuç birkaç aylik ihtimalleri düsünmesi, uzun vadeli düsünmesi seneler hatta hayatin sonundaki ihtimalleri düsünmesidir. Bu karari verirken beni ne bekliyor gibi düsünmek gerekiyor.” dedi.
Hatalarimiz büyümemizin bir parçasidir
Bireyin karar verirken bazen hatalar yapabilecegini de belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Hatalar bizim içindir. Hatalarimiz aslinda büyümemizin, yaptigimiz isin daha iyi olmasinin bir parçasidir. O yüzden hata yapmaktan korkmamak gerekiyor. Hata yapmaktan korkan insanlar ne yaparlar biliyor musunuz? Hiçbir sey yapmama hatasi yaparlar. O küçük hatayi yapmamaktan korkarken daha büyük bir hata yaparlar.” diye konustu.
Mükemmel olmak isterken birçok seyi kaçirmayin!
Mükemmelliyetçi olmanin pek çok olumsuz yönleri oldugunu belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Siyah-beyaz düsünen tipler vardir. Ya siyah ya beyaz, gri alanlar yoktur. Bu kisiler ya 100 alacak ya çalismayacak. 97 alinca kendini suçlar. Bu kisiler genellikle mükemmel olmak isterken birçok seyi kaçirirlar.” dedi.
Saglikli karar vermede kendini tanimak gerekiyor
Saglikli karar vermede kisinin önce önündeki sorunu tüm yönleriyle bilmesinin ve kendini tanimasinin önemine isaret eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Karar vermeden önce ilk basta problemi tanimasi lazim. Kendisini analiz edecek. Güçlü yönleri, zayif yönleri nedir onlara bakacak. Daha sonra veri toplayacak. Veri topladiktan sonra önem ve önceliklerini belirleyecek. Daha sonra bu karari verirken sonucun ne olacagini hayal edecek. Bu sadece kisinin hayatini ilgilendiren evlilik, yatirim gibi kararlarda degil, finansal kararlarda da önemlidir.” diye konustu.