SEHIT ASTEGMEN KUBILAY VE ARKADASLARI IÇIN ANMA TÖRENI GERÇEKLESTIRILDI

23 Aralik 1930 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin temel degerlerini hedef alan menfur saldiri karsisinda sehit olan devrim sehitlerimiz; Astegmen Mustafa Fehmi Kubilay basta olmak üzere, Bekçi Hasan ve Bekçi Sevki Bey’i anma töreni gerçeklesti.

Gerçeklestirilen Törene Menemen Ticaret Odasi Yönetim Kurulu Baskani Izzet Süsoy katilim sagladi.

Devrim sehitlerimiz Astegmen Mustafa Fehmi Kubilay’i, arkadaslari Bekçi Hasan ve Sevki Bey'i aramizdan ayrilisinin 90. yil dönümünde rahmet ve minnetle aniyoruz.

SEHIT ASTEGMEN KUBILAY KIMDIR?

Tam adiyla Mustafa Fehmi Kubilay, 1930 yilinda Menemen'de yedek subay sifatiyla askerlik görevini yapmaktaydi. Seyh Esat’in Manisa’da Naksibendi tarikatini yaymakla görevlendirdigi Laz Ibrahim tarafindan yönlendirilen, Manisa tarafindan gelen çember sakalli, sarikli ve cüppeli dördü silahli 6 kisi, 23 Aralik 1930'da sabah namazini takiben camiden aldiklari Yesil Sancagi yola dikerek silah zoruyla etraflarina adam toplamaya basladilar. Elebasilar arasinda, Giritli Dervis Mehmet, Samdan Mehmet, Sütçü Mehmet Emin, Nalinci Hasan, Küçük Hasan vardi. Dervis Mehmet camide namaz kilanlara kendini “Mehdi” olarak tanitti ve dini korumaya geldiklerini söyledi.

Arkalarinda 70 bin kisilik Halife ordusu oldugunu, ögle saatlerine kadar seriat bayragi altinda toplanmayanlarin kiliçtan geçirilecegini söyleyerek tehdit ettiler. Diktikleri bayragin çevresinde dönmeye, tekbir getirmeye, zikretmeye ve “Sapka giyen kafirdir! Yakinda yine seriata dönülecektir.” diyerek bir isyan hareketi baslatmak istediler. Kasabaya halife ordusunun gelecegi iddiasi halki korkuttu.

Olaylarin ilçedeki askeri birlikte duyulmasiyla, bir bilgiye göre; alay komutani, yedek subay Kubilay'i olay yerine gönderdi. Kubilay bu hareketi bastirmak için bir manga askerle olay yerine geldi. Askerlerin yanindan ayrilarak tek basina onlarin arasina girip teslim olmalarini istedi. Gruptan biri ates ederek Astegmen Kubilay’i yaraladi. Karsidan bunu gören askerler ates açtilar. Fakat tüfeklerinde öldürücü etkisi olmayan manevra fisekleri vardir. Dervis Mehmet “bana kursun islemiyor” diyerek halki kandirmaya çalisti.

Kubilay yarali halde cami avlusuna sigindiysa da, Dervis Mehmet ve arkadaslari pesi sira geldiler. Dervis Mehmet, çantasini açip testere agizli bag biçagini çikardi ve yarali Astegmen Kubilay'in basini kesti. Kesik basi yesil bayragin sopasina dikmeye çalistilar ancak basaramadilar. Birisi ip getirdi ve Kubilay'in basi yesil bayragin dikili oldugu sopaya iple baglandi. Olay yerine yetisen Bekçi Hasan ates edip gruptan birini yaraladi. Ancak açilan ates sonucu o da öldü. Arkadasinin yardimina kosan Bekçi Sevki de açilan ates sonucu öldü.

Bu asamada askeri birlik olay yerine geldi ve komutan “Teslim olun!” çagrisi yapti Ancak olay çatismaya dönüsür ve askeri birlik ates etti. Göstericilerden Dervis Mehmet de dahil bazilari ölürken, bazilari kati. Kaçanlarin hepsi daha sonra yakalandi.

OLAYIN ARDINDAN NELER YASANDI?

Kubilay Olayi, genç Türkiye Cumhuriyeti'nin 1925'deki Seyh Said Isyanindan sonra tanik oldugu en önemli olaylardan biridir. Devlet Kubilay'in sehit edilmesine sert tepki gösterdi. 27 Aralik 1930 günü Dolmabahçe Sarayi’nda Mustafa Kemal Pasa’nin baskanliginda bu konuda bir toplanti yapildi. Kaynaklarin ifadesine göre, Mustafa Kemal Pasa, Kubilay Olayina çok kizmisti. Daha birkaç yil önce Yunan Isgalinin acisini tatmis bir muhitte bu olayin meydana gelmesi üzerine, bazi kaynaklara göre, ilçenin haritadan silinmesini emretti. Ertesi gün de, “Böyle emirler verirsem, uygulamayin, sonra bir daha sorun”, dedi. 28 Aralik 1930'da orduya gönderdigi bassagligi telgrafinda, “Mürtecilerin gösterdigi vahset karsisinda Menemen’deki ahaliden bazilarinin alkisla tasvipkar bulunmalarinin bütün cumhuriyetçi ve vatanperverler için utanilacak bir hadise” oldugunu belirtti.