Görevden alinan Menemen Belediye Baskani Serdar Aksoy kisa bir süre önce hakkinda yapilan açiklamalara cevap verdi. CHP Izmir Milletvekili Tuncay Özkan ve Izmir Milletvekili Atila Sertel'in ortak yaptigi açiklamada, Menemen Belediye Baskani Serdar Aksoy ile ilgili çarpici açiklamalarda bulunmuslardi. Serdar Aksoy'un cezaevinden tahliye edildikten sonra basinda yer alan sözlerinden rahatsiz olan Tuncay Özkan ve Atila Sertel ," Izmir'de medya kökenli iki milletvekili var. Onlarda biziz. Menemen Belediye Baskani Serdar Aksoy medya kökenli bir Izmir Milletvekilinin kumpasi sonucu cezaevine girdigini ifade etti. Bunu söyler iken bir çok yolsuzluk iddiasinda bulundu. Bizden baska medya kökenli milletvekili yok. Serdar Aksoy'un yaptigi aleni santajdir. Kendisinden kumpasi hazirlayan o milletvekilinin kim oldugunu açiklamasini bekliyoruz. Eger bu ismi açiklamazsa müfteridir, alçaktir, serefsizdir.' seklinde yapilan açiklamaya Serdar Aksoy'dan yanit geldi.
MÜSAMARE ÇOCUKLARI GIBI...
Menemen Belediye Baskani Serdar Aksoy (22 Nisan)bugün sosyal medya hesabindan açiklamalarda bulundu.
Serdar Aksoy yaptigi açiklamada, "Bundan iki üç gün önce Tuncay Özkan ile Sayin Sertel sahsimla alakali bir açiklama yaptilar. Öncelikle sunu söylemeliyim, halkin oyuyla seçilmis bir vekilin kullanmasi gereken üslubun bu olmamasi gerektigine inaniyorum. Maalesef müsamere çocuklari gibi Karagöz-Hacivat oyunlarinda, Orta oyununda gibi birbirlerine pas atarak kötü bir üslup ile bana cevap vermeye kalkistilar. Öncelikle ben hiç bir isim kullanmadim. Buna ragmen ne için Kanaltürk'ü FETÖ'cülere satan Tuncay Özkan neden üzerine bu kadar alindi? Demek ki bir yarasi varmis. Siz bu açiklamalari yapar iken ayaküstü yalanlar söylediniz. Yalanlardan bir tanesi eski belediye baskani tabiridir. Ben eski belediye baskani degilim. Mevcut belediye baskaniyim. Hukuksal olarak da bu böyledir. Aldigim oy itibariyla da. Bu durumu böyle açiklamis olmasi itibarsizlastirmanin ayri bir üslubudur. Bu üslubu kullanarak haysiyet cellatligina devam edilmesidir. Bir digeri ise santaj yaptigim kismidir. Hayir. Ben isim vermedim. Niye ise bu ismi önce Genel Baskan'a söyleyecegim dedikten sonra kalkip böyle bir açiklama geregi duydunuz. Alelacele. Bir panik ile. O kadar panik ile bu açiklamayi yaptiniz ki kamuoyu da bu açiklamaniza onay vermedi.
MAKAM KATINDA KONUSMAYALIM
31 Mart seçimlerinden sonra Kanaltürk'ü FETÖ'ye satan Tuncay Özkan Menemen Belediyesine geldi. Tek basina da gelmedi. Yaninda bir milletvekili vardi. Birde Istanbul Eski Il Baskani oldugunu söyleyen bir zat ide vardi. Belediyede makam katina çikar iken sayin Tuncay Özkan bana aynen söyle söyledi, "makam katinda konusmayalim. Baska bir odada konusalim." Bizde baska bir odaya geçtik. Isin ilginç tarafi o odaya geçer iken telefonlarimizin verilmesini yada uçak moduna alinmasini istedi. Birincisi bir Genel Baskan yardimcisi, bir milletvekili bir belediyeyi ziyarete gittigi vakit ne için makam katinda degil de baska bir odada görüsmek ister. Ikincisi neden telefonlarin uçak moduna alinmasi ya da odaya alinmamasini talep eder. Biz bunlari yaptik odaya girdik. Odada bana söylenen sey aynen su idi; "A...... adli bir asansör firmasi var. Bu asansör firmasi ile sözlesme yapacaksin. iki G.... adli bir medya sirketi var. Bu medya sirketi ile sözlesme yapacaksin. Bunlar Genel Baskanin talimati." dedi. Zaten bunlar da medyaya yansidi. Bu gelismeler medyada, belediyemizin video kayitlarinda da var. Simdi düsünelim bir genel baskan hele hele Cumhuriyet Halk Partisi gibi Atatürk devrimlerini, aydinlanma devrimlerinin somutlastigi bir partinin Genel Baskani böyle bir talimat verebilir mi? Ben verecegine ihtimal vermem. Benim tanidigim Genel Baskanin böyle bir talimat vermeyecegini bilirim. Bize burada yalan söylendi. A.... asansör firmasi ile anlasacagiz. G .... medya firmasi ile anlasacagiz. Her ay ödeme yapacagiz. Bu ödemeleri nereden yapacagiz? Bu ödemeleri Menemenliye ait olan gelirden yapacagiz. Bu konusma sirasinda da Seyrekteki yerler ile alakali sorular sordu. Bundan sonra da araya baska adamlar sokarak rezidanslara otellere davet edilerek(Bunlarin kayitlari da mevcuttur.) oralarda açik ihale usulü degil pazarlik usulü ile ya da farkli usuller ile 6-7 firmaya dagitilacagi seklinde diretmelerde bulunuldu. Bunlarin hiç birisini kabul etmedim. Aslina bakacak olursaniz hapse girmemin temel hususlarindan birisi budur.
BELEDIYELER RANT KAPISI DEGILDIR
Net olarak belirtmek istiyorum. Belediyeler rant kapisi degildir.. Belediyelerden bir takim ihaleler alarak, belediyeleri rant kapisi görerek kamuoyuna ait olan belediye baskaninin savunmak ile yükümlü oldugu bir takim yerleri bir yerlere peskes çekerek, paralar ödeyerek, bir sonraki belediye baskanligini garantileyen anlayis Türkiye siyasetinde maalesef vardir. Buradaki temel husus sudur 'sen beni gör ben seni göreyim'. Sen bu isleri hallet. Bir sonraki seçimde ben seni aday göstereyim. Türkiye siyasetinin düstügü yer tam da budur. Bu bir çamurdur. Biz bunu Menemen'de yasadik.
MENEMEN'DE HAYSIYET CELLATLIGI YAPILMISTIR
Eger mahkemeye gidilirse o görüntüleri o kayitlari mahkemeye sunarim. Isin daha ilginç tarafi da sudur; cezaevine girdikten sonra ilk mahkemede çikar iken esim ile arkadaslarimla, dostlarimla bir birimize sarilir iken bu medya patronu Kanaltürk'ü FETÖ'ye satan medya patronu var ya. O medya patronu benim hakkimda haber yaptirir iken kullandigi fotograf benim tutuklanmam sirasinda kullandigi fotograf. Bunun adi nedir biliyor musunuz haysiyet cellatligidir.
RANT KAPISI AÇMAK ZORUNDA MI?
Tahliye edilirken bir insanin sevincini kursaginda birakacak kadar haysiyet cellatligi yapilmistir. Biz Menemen'de seçimleri vura vura kazandik. On bin fark atarak kazandik. Çok ciddi çalismalar yaparak kazandik. Esime varana kadar saldirilar yapildi. Tasli sopali. Buna ragmen kazandik. Peki sonra ne oldu? Serdar Aksoy belediye baskani olarak size rant kapisi açmak zorunda mi? Bir sonraki belediye baskanligi adayini garantilemek için bunu yapmak zorunda mi? Bunu yapmadigim için suçlu isem evet suçluyum." dedi
