Menemen’in bir suçlama ile görevinden alinan ve delilerin sahte oldugunun anlasilmasiyla serbest birakilan Belediye Baskani Serdar Aksoy, göreve iade talebiyle Içisleri Bakanligi’na basvuruda bulundu. Ardindan da, özel bir televizyon kanalina açiklamalar yapti.
Serdar Aksoy; adayliginin netlesmesinden, baskan seçildigi güne kadar geçen sürede yasananlar, Menemen Spor üzerinden üçüncü sahislara kiralanan belediye mallarindan, görevden alinmasina yol açan olaylara kadar pek çok konuya açiklik getirdi. Aksoy, ayrica, CHP Izmir Il Baskani Deniz Yücel’le ilgili de çesitli söylemlerde bulundu.
Devredilen gayrimenkuller ile ilgili, önceki belediye baskani hakkinda 172 adet sorusturma dosyasi açildigini belirten Aksoy, “Menemenliler bu mallarin üçüncü sahislara nasil gittigini zaten biliyor. Ben de bu mallari teker teker geriye aldim. Benim aday adayligi süreciyle baslayan, adayligimla devam eden ve kazandiktan sonra da sürdürdügüm çok ciddi bir mücadelem var. Yaklasik üç yildir devam eden bu mücadeleden bikmadim, bikmayacagim, devam edecegim.” dedi.
Konuk olarak katildigi programda çesitli konulara deginen Serdar Aksoy kisaca sunlari söyledi:
“Seçimlerden dört gün önce 287 personel Menemen Belediyesi’ne aliniyor. Su anda benim yerime vekil olan sahis tabirleri dogru kullanmiyor. Sirkete degil, belediyeye aliniyor bu personel. Seçimlerden dört gün önce alinmasinin sebebi nedir sizce? Ben ve benimle birlikte birçok Menemenli bunu seçimlere müdahale olarak yorumladi.. Biz bunlarla da mücadele ettik. Mesela seçimlerden önce sendika ile yapilmis bir sözlesme var. Iki yil önce, farasçiya ödenmesi gereken 8 bin lira gibi bir para var. Bu ve bunun gibi, sonraki dönemde belediyeyi kitlemek için yapilmis bir takim müdahaleler var. O dönemde 8 bin lira bir doktor maasina esdegerdi. Bu noktada Menemen’e yaziktir, günahtir. Bunu da çözdük mü, çözdük.”
“Makamda görev yaptigim 18 ayda, 16 tane açilis yaptik. Dolayisiyla çok ciddi bir performans sergiledik bu sürede. Engelsiz yasam merkezinden üst geçidine, parklarina kadar, özgür hayvan barinagina kadar pek çok projemiz vardi ve bunlarin 16 tanesinin açilisini gerçeklestirdik. Mesela; benim yerime bakan su anki geçici yönetim ve vekil, özgür hayvan barinagi ve rehabilitasyon merkezi açti. O rehabilitasyon merkezini ben projelendirdim, ben yaptim, ben bitirdim. Bu arkadaslar sadece çimlendirmesini tamamlayip açilisini yapti. Yine de, Allah razi olsun ancak, önünde sonunda yigidi öldürüp hakkini yememek lazim. Menemenli biliyor kimin ne yaptigini.
Faaliyet raporu konusuna gelince; sunu söylemek istiyorum. Partililerin içerisinde bir disiplin vardir. Bu parti disiplinlerinden bir tanesi nedir? Grup karari alinir, bu grup karari alinirken her sey tartisilir, buradan çikacak karar ne olursa meclise gelen karar da o sekilde oylanir. Aynen TBMM’de oldugu gibi. Orada herhangi bir milletvekilinin grup kararina uymamasi disiplin suçu mudur? Evet. Peki belediye meclis üyelerinin grup kararina uymamalari disiplin suçu mudur? Disiplin suçudur. Biz o gün grup karari almamiza ragmen, üç tane dört tane arkadas grup kararina aykiri oy kullaniyorlar. Tabii bu bizi çok etkilemedi. Biz yeterli oyu aldik, gerekli islemleri yaptik daha sonra.
Ben o dönemde, Il Baskani Deniz Yücel’den disiplin mekanizmasinin isletilmesini istedim. Deniz Bey’in bana verdigi cevap ise ‘efendim burada dengeler var, bu dengeleri dikkate almak lazim’ oldu. Ben bu arkadaslari partiden atalim demedim ki… Disiplin süreci baslatilir, sonunda kinama mi verilir baska bir müeyyide mi uygulanir bilmem. Illa ihraç istemiyle sevk edilmesini istememistim. Ama bu disiplin süreci parti içerisinde isletilmedi. Peti parti içerisinde isletilmedi de ne oldu? Bununla alakali, söz konusu meclis üyelerinden avukat bir hanim, benim olmadigim bir yerde, Il baskani ile katildigi bir canli yayinda bunun Il baskani ile önceden yapilmis bir görüsmeye istinaden yapildigini itiraf ediyor.
Sunu söylemeden geçmek istemiyorum. Ben Cumhuriyet Halk Partisi kültürüyle büyümüs bir insanim. Bizim ailemiz 50 yilini vermis bu partiye. CHP tüzel kisiligine yönelik benim agzimdan bir tek cümle duyamazsiniz. Ama bana yasatilani, menemene yasatilani, Menemen halkinin oylarina nasil tecavüz edildigini anlatmak da benim görevim.
Burada tüm Izmir ve Menemen halkinin bilmesi gereken bir husus var. Yerel seçim zamani, CHP Izmir Il Yönetimi’ nden bir kisi dahi gelip bize destek vermedi. Sadece Gençlik Kollari Baskani geldi, onun disinda hiç kimse gelip de ben su faaliyete katilayim, su etkinligi düzenleyeyim demedi. Ve biz o dönem Il’den yardim istedik. Çünkü önemli bir seçimdi. 20 yil belediye baskanligi yapmis bir sahis var, AKP-MHP ittifakinin adayi güçlü bir isim ve bu blok ilk defa birlikte bir seçime giriyor. Eski belediye baskani parasini pulunu da dahil edince çok ciddi bir blok olusuyor karsimizda. Iste bu bloga karsi Izmir Il Baskanligindan yardim istiyoruz. Istedigimiz sey de, haftanin belli zamanlarinda tahsis edilecek bir minibüs. Bize verilen cevap ise su oldu: ‘Biz Menemen’de seçimlere kayip gözüyle bakiyoruz.’ Bunu söyleyen bir Il Baskan yardimcisi. Bunu da o dönemde sokak sokak, ev ev mücadele ettigim arkadaslarim da bilir bu kisinin kim oldugunu. Biz ilden hiçbir yardim alamiyoruz ve seçimleri kazaniyoruz. Bu arada, benim esime saldiri oldu. Menemen tarihinde ilk defa, bir belediye baskaninin esine fiziki saldiri yapildi. Biz de o aksam basin açiklamasi yaptik. Peki Il baskanligindan, Kadin Kollari’ndan bir açiklama geldi mi? Bir destek geldi mi? O da gelmedi. Biz yalnizdik. Biz 10 bin oy farkla seçimleri kazanirken kendi öz gücümüzle, kimseden destek almadan gümbür gümbür kazandik. Ama bu sürede dahi Menemen’e kayip gözüyle bakiliyordu. Ve ben 18 ay boyunca makamda kaldim, ki geri dönecegim o makama; 18 ay boyunca da 16 açilis yaptik. Yani gecemizi gündüzümüze katarak çalistik.
Gelelim asil konumuza… Mecliste ret oyu veren arkadaslara disiplin süreci isletilmedi ama ben görevden alindiktan sonra CHP’li belediye meclis üyesi baska üç arkadasim için disiplin isletildi. Hani burada dengeler vardi?
Benim disipline gönderilmemle ilgili konuya da deginecek olursak; benim görevden alinmama sebep olan ve sahte oldugu ortaya çikan o evraklarin CHP Genel Merkezi’nde isi ne? Amaç ne, amaciniz ne? Evrak sahte, imza sahte ama bu sahte evrak CHP Genel merkezinde… Burada Genel Baskan Sayin Kiliçdaroglu yanlis yönlendirildi. Hem eksik hem de yanlis bilgi verildi. Ben kendimi anlatamadim. Ben CHP’nin öz evladiyim. Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nde bana yapilani sindiremedim ve istifa ettim. Su an da herhangi bir görüsmem yoktur. Geriye dönüsle ilgili de bir görüsmemiz yoktur. Ben makamima geri dönecegim. Çünkü Menemen halkinin 55 bin oyuyla seçilmis biriyim ben. Ben 600 delegenin 200’ünün oyunu alarak baskan olmadim. Dolayisiyla, halkin iradesiyle seçilmis bir belediye baskanini yok saymak ne bir il baskanina yakisir, ne bir milletvekiline yakisir. Ister begenin ister begenmeyin. Eger demokrasi denen seyin en önemli unsurlarindan biri sandiksa, sandiktan çikana saygi duymaksa; sandiktan çikana Menemen’de niye saygi duyulmadi?..
Faaliyet raporu nedir? Yaptiginiz isleri anlatirsiniz. Bunun nesine hayir diyorsunuz?.. Peki ben disipline verildigimi nereden ögrendim? Televizyondan… Istisnasiz tüm televizyon kanallari menemen Belediye Baskani Serdar Aksoy’un disipline verildigini son dakika haberi olarak yayinladi. Burasi bir Kadiköy degil, Ankara gibi Istanbul gibi büyüksehir belediyesi degil. Ama bu, çok güzel kurgulanmisti. Bunu planlayanlar parti içindeki bir hizipti. Ben bu hizibe bu zevki tattirmayacagim dedim ve istifami verdim. Çünkü ben bunu kendime yediremedim. Bana Genel Merkez’den hiç kimse ‘Serdar oglum, neler oluyor, gel, otur, anlat’ demedi. O dönemde gazetelerde yazilanlarin binde biri dogru olsaydi, ben ilk mahkemede disari çikamazdim. Niye çiktim peki? O söylediklerinizin hiç biri dogru degildi, Genel Merkez’e gönderdiginiz dosyadaki bilgilerin hiçbiri dogru degildi de ondan dolayi.
Benim dönemimde 1400 civari isçi çalisiyordu Belediyede, simdi 2100 kisi oldu. Bir de beni fazla isçi çalistiriyorum diye elestiriyorlardi. Ben isçi maaslarini ve tazminatlari ödemek için 12 milyon lira kredi talep ettim, isçiyi magdur etmeyelim dedim. 12 milyon lirayi kabul etmeyenler daha sonra 60 milyon lira kredi aldilar. Ben bu kadar yüksek rakam da istememistim. 12 milyon lirayla burayi döndürürüm, isçinin maasini da öderim, tazminatlarini da öderim dedim. O zaman 12 milyona ayak diriyordunuz, simdi 60 milyon geldi. Niye? Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin bir belediye baskani degil miydim? Ne degisti de 12 milyon kabul edilmezken 60 milyon kabul edildi?
Bana bu kumpas yapildiginda menemen Belediyesi’nde nasil bir Pazar kuruldugunu, belediye Meclis üyeleriyle ne görüsmeler yapildigini tüm Menemen biliyor. Su an dolayisiyla çogunluk kaybedildi ve Menemen Belediye Meclisi’nde denge var. Benim burada söylemek istedigim su: Yerellere parti genel merkezlerinin müdahale etmemesi gerekiyor. Çünkü yerellerin dinamigi farkli. Burada, demin bahsettigim Il Baskani baska bir mantik yürüttü. Serdar Aksoy’u ben gönderirim, bu bayan avukati getiririm, onun üzerinden ne istiyorsam yaparim seklinde düsündü. Baska bir husus daha var. Biliyorsunuz burada tombalayla vekil belirlendi. Simdi Il Baskani avukat. Il baskaninin aday gösterdigi sahis avukat ve siz tombalanin nasil çekilecegini bilmiyorsunuz, öyle mi?.. Bu isin faturasi mutlaka çikacak. Bundan hiç kimsenin kuskusu olmasin. 200 bin nüfuslu bir kentin 55 bin oy almis bir belediye baskaninin haysiyetiyle, onuruyla oynamak öyle kolay degil. Bunun bir bedeli olacak ve bu bedel de ödenecek. Bu hesap sormak degil, gerçeklerin açiga çikmasidir. Ben içeriye girdigimde herkes konustu, simdi sira bende. Simdi ben konusacagim, siz dinleyeceksiniz. Basima neler geldigini, hangi santajlarla karsi karsiya kaldigimi anlatacagim. Esime kadar santajda bulunuldu. Ben halen Menemen belediye Baskani olarak gögsümü gere gere dolasiyorum Menemen sokaklarinda. Ve su anda o makama geçmem için hukuken hiçbir engel yok. Efendim dosyasi varmis; dosyasi olmayan belediye baskani mi var? Öyleyse dosyasi olan her belediye baskanini makamindan alin o zaman. Ya da sayin Il Baskani tüm dosyasi olan belediye baskanlarini disipline versin…
Istifa ettigimde ‘üzerimdeki yükü attim’ demistim. O yük, CHP içindeki bana bu kumpasi hazirlayan hizipti. Mesela Tire Ilçe Baskani görevden alindi. Tire Ilçe Baskani, yillarini partiye harcamis bir arkadasimizdir. Görevden alinma sebebi ne? Bir kadinin fotografini paylasmak… Bu aslinda mazeret bulmaktir. Yani ‘bu kisiyi zaten disipline verip gönderecektim, firsatini bulmusum, buradan yürüyeyim…’ Torbali’da sikinti var mi, var. Kinik’ta sikinti var mi, var. Menemen’de var mi, var. Bayrakli’da var mi, var.
Bir tabir vardir, yamyamlik tabiri. Kendi evladini yemekle ilgili. CHP’de böyle bir durum sözkonusu. Biz bu partinin öz evlatlariydik. Birbirimizi begenmek zorunda degiliz ama saygi göstermek zorundasin. 55 bin oy almis bir insani yok sayamazsin. Hukukun temel prensibi masumiyet karinesidir. Ben masumiyet karinesinin isletilmesini istiyorum. Kendisi avukat olan sayin Il Baskani hukukun bu temel prensibini ezdi geçti. Ben siyaset yaparken sirtimi sadece halka yasladim. Siyasette köse baslarini tutmus bir takim baronlara yaslamadim. Seçim döneminde bana kimlerin oy verdigini de kimlerin oy vermedigini de Menemenliler çok çok iyi bilir.”
Su anda Menemen’de benim makama geçmemi engelleyecek hiçbir hukuki gerekçe yoktur. Ben hukukun temel ilkesi, masumiyet karinesinin isletilmesini istiyorum. Menemen’de birlikte mücadele ettigim arkadaslarimin içerisinde Ak Parti’nin tozunu yutmus, en yüksek mevkilere gelmis, halen de Ak Parti’de siyaset yapan insanlar var. Keza CHP için de ayni sey geçerli. Bizim istedigimiz tek sey var: Menemen’de adalet istiyoruz.
Burada benim durumuma benzer o kadar çok örnek verebiliriz ki.. Mesela Aziz Kocaoglu. 3 haneli rakamlarla yargilaniyordu. Hepimiz Aziz Bey’in arkasinda durduk. Ne çikti o davalarin arkasindan? Hiçbir sey… Peki bana yapilan Aziz Bey’e yapilmis olsaydi, git aklan gel denseydi?.. E belediye baskanligi gitti, halkin oylari gitti… Tekrar tekrar söylüyorum. O zaman dosyasi olan her belediye baskanini görevden alin. CHP’de dosyasi olan her belediye baskanini disipline verelim… Ya da adamina göre muamele yapmayin. Hukukun temel prensibi ne ise, parti içinde de uygulanmali, Türkiye’de de uygulanmali. Bu bana uygulanmiyor. Daha adliyeye geldigimiz ilk gün belgenin sahte oldugu ortaya çikiyor. Davaya konu olan toplam rakam 63 ton 63 bin lire. Bunun için 24 kisi yargilaniyor. 63 bin lirayi biz 24 kisi mi paylastik?
Belediye baskanlarimizin büyük çogunlugu halkin içinden çikmis insanlardir. Hepsi de halkin içerisine yeniden döner. Bakin ben seçilmeden önce halkin içindeydim, seçildikten sonra da halkin içinde olmaya devam ettim, su anda da halkla iç içeyim.
Biz, yerellerdeki ranti bir yerlere göndermemek üzerine mantigi oturtursak, örnegin bir milletvekilini zengin etmemek üzerine oturtursak, belediye baskanlarinin eli çok daha rahat olur. Belediye baskani milletine hizmet etmek için seçilir. Iki üç milletvekilinin parasina para katmak için degil. Ben bunu söylemekten niye imtina edeyim?
Benim su anda herhangi bir partiyle yapmis oldugum bir görüsme yok. Burada esas olan nokta sudur: yerel seçimlerdeki oylarla genel seçim oylarini bir kiyaslayin. Menemen ölçeginde bakacak olursak, yüzde 30 küsür civarinda CHP’nin oyu vardir, ama yerel seçimde bu ibrenin yukarilara çiktigini görürüz. Yerelde dinamikler farkli isler. Ben bagimsiz olarak makamima çikacagim. Makama çiktiktan sonra, su anki yol arkadaslarimla duruma bakilir, halkimiza danisir, ne yapmamiz gerekiyorsa yapariz.
Birtakim kararlar alinirken ortak akli devreye sokmak gerekir. Bir belediye baskani kenti yönetirken tek basina aldigi kararlar kenti ciddi anlamda sikintiya sokabilir. Ben Menemen’de genel meclis toplantilari yapardim. Muhtarlarin, belediye meclis üyelerinin, STK baskanlarinin oldugu toplantilarda projelerimizi anlatirdim, nasil yapmaliyizi, orada ortak akli temsil eden arkadaslara sorardim. Çünkü siz belki de o projeyle bir kentin 100-150 yilina damga vuracaksiniz.
Bu süreçte herkes kendi iç muhasebesini yapmistir. Ben de yaptim. Bir buçuk yillik görev süresi içerisinde kimin ne oldugunu da gördük. Makama geçmemiz konusunda kimsenin en ufak bir süphesi olmasin. Kisa süre sonra makama yeniden geçecegiz ve geçtikten sonra ne yapacagimizi planliyoruz. Rozetinde hangi parti amblemi olursa olsun, vicdanli insanlarla belediyeyi yönetecegiz.