Diyarbakir'in tarihi surlariyla birlikte, 2015 yilinda Türkiye'nin 14'üncü miras alani olarak Dünya Mirasi Listesi'ne eklenen Hevsel Bahçeleri, Dicle Nehri kiyisina dökülen hafriyatla kirletiliyor. Dicle Üniversitesi Biyoloji Anabilim Dali Ögretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kiliç, Hevsel'in çöp alana dönüstürülmesinin üzücü oldugunu belirterek, "Hafriyat buranin dogal yapisini, burada yasayan ve üreyen canlilari olumsuz etkilemektedir. Eger bu genislerse, listeden çikma durumunda bile kalabiliriz. Bu büyük bir tehdittir" dedi.
Çok sayida hayvan türüne ev sahipligi yapan Hevsel Bahçeleri, Almanya'nin Bonn kentinde 2015 yilinda gerçeklestirilen 39'uncu UNESCO Dünya Mirasi Komitesi Toplantisi'nda kentteki tarihi surlar ile Türkiye'nin 14'üncü miras alani olarak Dünya Kültür Mirasi Listesi'ne alindi. Ancak tarihi bahçeler, uyarilara aldiris etmeyen kisiler tarafindan dökülen hafriyat nedeniyle kirletiliyor. Kiyisindan Dicle Nehri'nin geçtigi bahçelerdeki farkli birçok noktada dökülen moloz yiginlari, bölgedeki kirliligi gözler önüne seriyor. Bahçelerin, yogunlukta kullanilan girisi olan Keçi Burcu'ndan geçen yolun kenarina konulan 'Hafriyat dökmek yasaktir' yazili uyari tabelasina ragmen Hevsel'e hafriyat dökülmesi doga harikasi bölgede kirlilige nedeni oluyor.
Dicle Üniversitesi Biyoloji Anabilim Dali Ögretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kiliç, bütün uyarilara ragmen Hevsel'e hafriyat ve moloz dökülmesinin çok üzücü oldugunu söyledi. Kiliç, hafriyat dökülen bölgenin genislemesiyle tarihi bahçelerin, Kültür Mirasi Listesi'nden çikarilabilecegini belirterek, önlem alinmasini istedi. Prof. Dr. Kiliç, sunlari söyledi:
"Hevsel Bahçeleri, UNESCO Kültür Mirasi Listesi'nde yer aliyor. Oldukça önemli bir yer. Burada kuslar, memeli hayvanlar, çesitli böcekler, salyangozlar, bulunuyor. Sürüngenlerin yani sira mekan da çok önemli. Üzülerek duyuyoruz, koruma altindaki bölgeye hafriyat dökümü var. Bu oldukça üzücü bir durum. Ben eminim yetkililer bundan haberdar degildir. Haberdar olursa bunu kesinlikle engellerler. Toplumun büyük bir kesimi zaten buraya sahip çikiyor. Muhtemelen kendini bilmezlerin veya ucuza isi getirmeye çalisan birkaç kisinin döktügü malzemedir. Ama burasi bize torunlarimiza birakacagimiz emanettir. Burayi korumamiz lazim. Hafriyat buranin dogal yapisini burada yasayan ve üreyen canlilari olumsuz etkilemektedir. Eger bu genislerse, listeden çikma durumunda bile kalabiliriz. Hal bu ki ülkemizin UNESCO ile isbirligi var. Dünya ile isbirligi var. Bizim bunu korumamiz lazim. Her vatandasimiza bu konuda görev düsüyor. Hemsehrilerimizden beklentilerimiz o dur ki, bu gibi ihmalkar davranislar ya da suiistimaller varsa bunu ilgili yerlere bildirmeleridir."
