YARGITAY'DAN ÇALISANLARLA ILGILI "YILLIK IZIN” KARARI

YARGITAY

Yargitay 9. Hukuk Dairesi, isverenden sözlü olarak yillik izin alan isçinin devamsizliktan atilmasinin önünü açti. Yüksek mahkeme, isçinin izne dair belgeyi ibraz etmekle mükellef olduguna dikkat çekti.

Dört senedir çalistigi is yerinden kayinbiraderinin dügününe katilmak için bir hafta yillik izin talep eden isçi, bu istegini isveren temsilcisine sözlü olarak bildirip izne ayrildi. Izin dönüsü is yerine giden isçi, hayatinin sokunu yasadi. Hakkinda 3 gün üst üste devamsizlik tutanagi tutulan isçi, tazminat ödenmeden kovuldu.

Is Mahkemesi’nin kapisini çalan magdur isçi, izin alarak yakininin dügününe gittigini söyledi. Tam 4 senedir lojistik sefi olarak çalistigini, kayinbiraderinin dügün merasimi sebebi ile yillik izninin bir bölümünü kullanmak istedigini iki ay öncesinden gerek sözlü ve gerekse de yazili olarak isverene bildirdigini öne sürdü. Yillik izninin bitimini müteakip gittigi is yerinden kovuldugunu anlatan davaci isçi, çalistigi dönem boyunca mesai parasinin eksik ödendigini belirterek, kidem ve ihbar tazminatiyla resmi tatil alacaklarinin ödenmesini talep etti. Davali isveren ise davacinin is akdinin mazeretsiz devamsizlik sebebi ile feshedildigini, sirkette çalisma sisteminin haftalik çalisma süresini asmayacak sekilde düzenlenmis oldugunu, bu sebeple sirkette fazla çalisma yapilmadigini dile getirdi. Mahkeme, davanin kismen kabulüne karar verdi. Karari davali isveren temyiz edince devreye Yargitay 9. Hukuk Dairesi girdi.

Yargitay kararinda 4857 sayili Is Kanunu’ndaki ‘isçinin isverenden izin almaksizin veya hakli bir sebebe dayanmaksizin ardi ardina iki is günü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki is günü yahut bir ayda üç is günü isine devam etmemesi halinde isverenin hakli fesih imkaninin bulundugu kurala baglanmistir’ hükmüne dikkat çekildi.

ISVEREN HAKLI BULUNDU

Davaci isçinin yillik izin aldigini iddia ettiginin vurgulandigi kararda su ifadelere yer verildi:

“Davaci, yakininin dügünü sebebi ile isverenden yazili ve sözlü izin alarak bir hafta boyunca is yerine gitmedigini iddia etmis, davali ise davacinin 3 gün üst üste devamsizlik yaptigini, hakli bir mazeret bildirmedigini ve bu sebeple is akdinin hakli sebeple feshedildigini savunmustur. Dosyada davaci hakkinda düzenlenmis devamsizlik tutanaklari bulunmaktadir. Davali, ihtarname ile davacidan ise gelmesini önleyecek hakli bir sebebin olmasi halinde bunu belgeleyecek remi bir evrakin 3 gün içinde davali sirkete ibrazini, aksi halde kabul edilir bir mazeretle ise gelmediginin anlasilmasi halinde is akdinin Is Kanunu’nun 25/ii (g) maddesine göre bildirimsiz ve tazminatsiz olarak feshedilecegini bildirmistir. Davaci, davali ihtarnamesine verdigi cevapta belirtilen tarihlerde yakininin dügüne gittigini ve bu hususu da daha önce isverene bildirdigini, dügün sonrasi ise basladigini ve agir hakaret ve küfürlerle kovuldugunu belirtmistir. Bunun üzerine davali tarafindan davaciya gönderilen ihtarname ile davacinin iddialarinin gerçek olmadigi ve is akdinin devamsizlik sebebi feshedildiginin bildirildigi anlasilmistir. Her ne kadar davaci, devamsizlik yapildigi belirtilen tarihler için isverenden izin aldigini iddia etmisse de dosyada davacinin isverenden izin aldigini gösteren bir belge bulunmamaktadir. Ayrica davaci taniklari da davaci iddialarini destekleyen bir beyanda bulunmamislardir. Bu hali ile davacinin devamsizlik yaptigi sabit olup isverenin feshi hakli sebebe dayandigindan kidem ve ihbar tazminatinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalidir. Mahkeme hükmünün bozulmasina oy birligi ile karar verilmistir.”

(IHA)