Foça’yı hep birlikte yönetiyoruz” diye iddialı cümlelerle hazırlanan afiş ile duyurusunu yaptılar.
Altına da daha da iddialı bir yazı.
“Kıymetli komşularımızın görüş ve öneri ve taleplerini dinleyerek sorunları çözmek için bir araya geliyoruz”
Sonuç mu?
Kocaman bir fiyasko.
Afişte yazılanların samimiyetsiz, sadece süslü cümleler olarak kaldığını daha üçüncüydü sanırım.
Vatandaş söz aldığında anladık.
Çocuğu hasta bir anne.
Belediyenin engelli aracının yavrusunu bir daha almaya gelmeyeceğini bildirdiklerini söylediğinde.
Yardım isteğine çözümü önerisi utanç vericiydi.
Sosyal yardımlaşma Bakanlığı ve Kaymakamlığa müracaat etmesini söyledi.
Allah razı olsun, ne diyeyim.
En azından dürüst bir yaklaşım.
Ne anladığımı söyleyeyim mi;
Ya bak vatandaş.
Eskiden Belediye yoksul vatandaşların sorunlarına çözüm üretmek için kurulmuş olabilir.
Biz o işlerle uğraşmıyoruz artık.
Adımız Foça Belediyesi olabilir.
Ancak, artık devir değişti.
Biz Foça emlak ofisi gibi çalışacağız.
Al sana vatandaşa verilen cevabın özeti.
Xxxxxxxxx
Toplantı boyunca tam 14 defa söz almak için el kaldırdım.
Bu esnada elim havadayken Başkan ile 5 kez göz temasımız oldu.
Üçünde ise ısrarla elimi indirmedim, kolum ağrıyana kadar.
İşte sana özgüvensiz başkan modeli.
Aynı zamanda sorulardan korktuğu için yok sayan, görmemezlikten gelen başkan.
Bir ara dışarı çıkmıştım.
Bir Meclis üyesine” ısrarla el kaldıracağım ama söz vermeyecek” demiştim.
O da, Hayri’cim ön yargı kötü bir şey” dedi.
Bende “ ön yargı değil, öngörü” diye cevap vermiştim.
Salondan ayrılırken aynı Meclis Üyesi ile göz göze geldik, konuşmadım ayrıldım.
Xxxxxxxxxxxxx
Toplantıda ne mi oldu.
Başkan hükümetten borçlardan dert yandı.
Halktan fikir almaya değil satışları meşrulaştırmak için ağlamaya gelmiş gibiydi.
Halktan ziyade Başkan sorunlarını anlattı.
Ardından görüş bildirirken farklı bakış açısı sunanlara da.
Dediğim dedik, şeklince cevaplar verdi.
Ha bu arada hakkını yemeyelim.
Çok önemli iki sorundan bahsetti.
O iki sorunu çözdüğümüzde eminim Foça düze çıkacak.
Bunlardan biri Gariban balıkçının ağlarını sahilden kaldırmak.
Diğeri de, Mersinaki koyunu satmak.
Birinde paramız olacak borçlarımızı bitireceğiz.
Diğerinde de sahilde yürürken ağlara ayağımız takılıp denize düşmeyeceğiz.
Böyle dedi ya.
Bu da bizi herhal çağdaş modern bir kent yapar.
Xxxxxxxxxxxx
Bereriksizler bir araya gelmiş.
Foça adına yetki almış.
Foça’nın anasını ağlatıyorlar, haberleri yok.
Hanım ağa edasıyla hayt huyt diye konuşuyorlar.
Bundan kısa bir süre önce kadına şiddete hayır eylemi vardı ya.
Çok haklı doğru bir eylemdi de.
Ya Foça’ya bu şiddeti uygulayan kadın için ne zaman Foçalı “HAYIR” diyecek.
Miras yediler gibi davranmalar.
Bu arada sadece Mersinaki koyu değil.
Belediyeye ait 30 parsel daha borç karşılığı satışta.
Foça’nın aydın, entelektüel ama gıkını çıkarmayan seçmenleri.
Nasıl eğleniyor musunuz?
xxxxxxxxxx
Belediyeler har vurup harman savurma yeri değil.
Başkan, sana bir tavsiyem var.
Danışman diye yanında gezdirdiklerin var ya.
Hah işte!
Onlara söyle.
Esen Çeşmeci, hala hazırda meclis üyen olan Osman Yurtseven’e bir sorsunlar.
Desinler ki; 2004 te Yeni Foça Belediyesine seçildiğinizde.
Yaklaşık 2 yıldır Belediye çalışanları maaşlarını alamıyormuş.
Belediyenin bütün banka hesapları hacizliymiş.
Hesaplara giren her kuruş anında alacak dosyalarına gidiyormuş.
Hatta sizden önce Belediye önünde üzerine benzin döküp kendini yakmaya kalkan çalışanlar varmış.
Siz geldiğinizde sorunu bıçak gibi kesip atmışsınız.
Bir tek gün bile personel maaşları gecikmeden ödemişsiniz.
Üstelik köşe bucak satmadan.
Nasıl yaptınız?
Xxxxxxxxxx
Belediyeler proje üretir.
Çözüm ürettir.
Başkanlar ve ekipleri bu yüzden seçilir.
Görünen o ki; Foça çok değişecek.
Foça da ranta teslim edilecek.
Foçalı Foça’ya sığmayacak.
Sayenizde….
Düzenlemeden ne anladığınızı da artık biliyoruz.
Kabara kabara Yeni Foça sahilinde yaptığınız düzenlemen bahsettiniz.
Çok haklıydınız.
DÜZENLE- ME adlı özgün çalışmanızdaki başarınız alkışa değerdi.
Xxxxxxxxxx
Özeleştiride bulunmak istiyorum.
Gökhan Demirağ, senden özür diliyorum.
Seni acımasızca yıllarca eleştirdim.
Nedeni çok basit.
Foça için proje üretmediğin içindi.
Yapabilecek ekip, donanımın vardı
Şimdi seni mumla arar oldum.
Proje üretmiyordun ama en azından böylesine miras yediler gibi yok edilmesine izin vermiyordun.