Yaptigimiz dosya çalismasi için Menemen’de dolasirken yasli bir adam yanima geldi.
“Menemen’in böregi meshurdur” dedi.
“Bilmem mi” dedim.
Peki 2. Dünya Savasi’nda meshur olan “Yagma Hasan Böregini” bildin mi?
Artik biz böreklerimizi konusmuyoruz.
Yagma “HASAN” böregini konusuyoruz.
Bu böregin masalimsi yanini anlatayim da dinle, dedi.
Zamanin birinde bir ilçeye atanan Sehrül Emin Bab-i Aliden yaninda bir arkadasini da getirmis.
Bu arkadasinin ismi “HASAN”mis.
“HASAN” yoksul ama çaliskan biriymis.
Aktarlara daglardan topladigi sifali bitkileri toplayip satarak yasamini sürdürüyormus.
Bizim “HASAN” pek maharetli çikmis.
Önce kasabanin ileri gelenlerinin is takipçiligini yaparak ciddi paralar kazanmaya baslamis.
Zamanla bu kasabada ticaret yapan ve yapmak isteyen kisilerin doymak bilmez talepleri bizim “HASAN”in da istahini kabartmis.
Konu çil çil, kese kese altin olunca gözü kimseyi görmez olmus.
Bu kez önünde onu kasabaya getiren Sehrül Emin’in bazi seyleri fark etmeye baslamasi ve bu tür iliskilerden rahatsiz olmaya baslamasi “HASAN”i arayisa itmis.
En az kendi kadar yagmaci, er meydanlarinda gürestigi pek görülmese de arkadan çektigi el enselerle ‘PEHLIVAN’ unvanini almis agabeyi ile birlikte ittifak kurmuslar.
Ele geçen nimetten yoksun kalmak olur mu?
Bakmislar ki Sehrül Emin sorun çikartacak.
Kafa kafaya verip bir oyun tertiplemisler.
Saraydaki vezirlere yalan yanlis bir sürü dedikodu uçurmaya baslamislar.
Sehrül Eminlerden sorumlu vezir de yaka paça kasabanin Sehrül Eminini içeri zindana atmis.
Ondan sonra bizim “HASAN”in hayati yürü ya kulum denmisçesine birden degismeye baslamis.
Öyle ya;
Bir esegin üzerinde daglardan topladigi sifali otlari satip yasamini sürdürürken.
Sessiz sedasiz Agniya (zenginler) sinifina yükselmis.
Ilk is olarak Agniyalarin yasadigi böyyük sehirden bir malikâneye tasinmis.
Essege binmekten vazgeçip, nadir bulunan Ingiliz atlarinin basini çektigi sifir lüks faytona binmeye baslamis.
Kasabadaki kumasçilardan kumas alip elbise diktirmez olmus.
Bunun yerine sark diyarindan gelen kaliteli ipek giysiler almak için yollara revan olmus.
Simdilerde biz hikâyedeki gibi.
Böylesine hizli yasami degisen Yagma HASAN’in yedigi börekleri konusuyoruz.
Bir sey mi ima ediyorsun dedim.
Mesela dedi.
Ne bileyim, kissadan hisse yaparken atadan babadan kalan hiçbir seyi olmadigi halde simdilerde pasalar beyler gibi yasayan Menemen’den birilerini kast ediyorsun gibi geldi.
Adamin bir anlamda halk deyimi ile bes parasi yokken.
Simdi FOLKART gibi lüks yerde oturanlarin dedikodulari...
Sifir model lüks arabalara biniyor olmalari, dedim.
Sana bir masal anlattim, dedi.
Arif isen arastir.
Neyi kast ettigimi görürsün, dedi.
Önümüzdeki günlerde bu masal bana niye anlatildi?
Yagma “HASAN” Böreginin Menemen ile nasil iliskilendirildigini arastiracagim.
Söz verdim.
